Kader bir sebep değildir. Bir açıklamadır.
Sayfa 225Kitabı okudu
İnsanın bazı şeyleri düşünmeye başlaması için ölümün iğrenç suratının karşına çıkması gibisi olamaz.
Sayfa 33Kitabı okudu
Gülümsedi. Hayat çoğunlukla bir fahişe gibiydi. Ama ara sıra güzel anları da yok değildi.
Sayfa 311Kitabı okudu
"Bence bu konu bazı insanların ilgisini çekmiyor ama hangi konu herkesin ilgisini çeker ki?"
Sayfa 84Kitabı okudu
“Cennette ve cehennemde düşündüğünden fazlası var, Horatio.”
Sayfa 135Kitabı okudu
Oi chusoi Dios aei enpiptousi. “Tanrı’nın zarları hep doludur.”
Sayfa 150Kitabı okudu
“Sevgili Vincent, ben bir şeye inanmam. Ben rahip değilim. Kanıtlarla ve olasılıklarla ilgilenirim, inançlarla değil.”
Hepimizin içinde bir canavar vardır. Aradaki fark, derecesidir; türü değil.
Douglas Preston
"Karanlığında kendi rengi vardır."
Sayfa 477 - Artemis YayınlarıKitabı okudu
"Doğal nedenlerle mi?" diye sordu Pendergast monoton bir sesle.
"Az çok. Aslında son birkaç gündür gerginligi ve hezeyanlan giderek artıyordu."
Pendergast bir süre bunu düşūnür gibi durdu. "Ne gibi hezeyanlar?"
"Sözünü etmeye değecek şeyler değil, suradan aile konuları."
"Yine de duymak isterim."
Ostrom anlatmaya isteksiz gibiydi. "Dedigine göre...Ambergris adunda bir adam, teyzenizin yllar önce yaptığı bir
gaddaruğın inikamını almak için Mount Mercy'ye geliyormuş"
Tekrar koridoda yürümeye koyuldular. "Bu gaddarlğin ne olduğundan bahseti mi peki?" diye sordu Pendergast.
"Tamamen fantastik seylerdi. Bir çocuğu şeyle cezalandıracağına yemin etmekle ilgiliydi." Ikinci bir duraklama.
"Dilini jiletle kesmekle."
Pendergast anlaşılmaz bir kafa hareketi yapu. D'Agosta duydukları karjısında kendi dilinin ağzında kıvrldığını hissetti.
"Neyse." diye devam etti Ostrom, "saldırganlaşmıştı her zamankinden daha saldırgandı ve tamamen kontrol altında tutulması gerekiyordu. llaç da vermek zorundaydik.Ambergris denen adamın geleceğini iddia etiği saate üst üste nöbetler geçirdi ve aniden vefat etti. Işte geldik."