Bütün gece ağzını açmayan Zorka da sessiz oturuyordu. Kadınların her şeyden üstün, her şeyden güçlü buldukları aşk üzüntülerine daldıkları zamanki gibi susuyordu.
Aralarında peyda olan soğukluk uzun zaman, yeni yılın başına kadar sürmüştü. ... geçen yazdan beri ilk defa olarak konuşmuşlardı. Önceleri bu konuşmalar kısa sürmüş... mağrur ve çekingen bir hava içinde geçmişti. Ama görüşmekten vazgeçmemişlerdi. Çünkü gençler en umutsuz ve acı aşk kavgalarını bile içinde hiçbir aşk oyunu ve düşüncesi bulunmayan bir hayata tercih ederler. Bu sonu gelmeyen kavgalar sırasında... nasıl olduğunu kendileri de anlamadan barışıvermişlerdi.
- Evet... Sağlık!... Her şeyin başı sağlıktır. Sağlık gibi var mı? Zavallı insanoğlu böyledir işte... Ona her şey ver, sağlığını al... Hiçbir şey vermedin demektir.
Kim bilir? Belki de onu sonradan yutup harap etmek için her şeyi düzelten, tamir edip temizleyen ve mükemmelleştiren bu bozuk din...Allah'ın dünyasını da bir gün çöle çevirecekti.( Kitapta bahsedilen din Yahudilik'dir)
Ağladıkça, ağlanacak sebepler çoğalıyor, üzüntüsü de artıyordu. Hep çaresizlik içindeydi. Ne bir çıkar yol bulabiliyor... Ne de bir karar verebiliyordu.