Dulcinea
@dulcinea5
10/2020
20 Ekim
125 okur puanı
Ocak 2021 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
Hegel, diyalektiğin temel ilkelerinden birini niceliğin yeni bir niteliğe dönüşmesi olarak tarif etmişti, onun arkasından Engels, onun da arkasından Lenin aynı görüşü paylaşmıştı.
Adam kıza kendi müziğini çalarak ona teslim oluyor. Hissediyor mu o bunu acaba?
Bir kedinin dostluğu insanın yalnızlığını mı paylaşıyor, yoksa bu yalnızlığı daha mı çekilir kılıyor, doğrusu ben de bilemiyorum.
Okur Takip Önerileri
Duyduğum tek teselli edici söz buydu ve bunu kadınlar arası bir suç ortaklığından ziyade, ‘’yukarıdakiler’’in kendilerini yasaların üstünde görme hakkını ‘’küçük insanlar’’ın kabullenmesine borçluydum muhtemelen.
İnsan kaçakçılarının peşine düşülüyor, otuz yıl önce kürtajcılardan nasıl söz ediliyorsa, bugün de onların varlığından esefle söz ediliyor. Ama yasalar ve buna yol açan dünya düzeni sorgulanmıyor.
Her ne olursa olsun, bir şeyi yaşamış olmak, kişiye onu yazmak için ebediyen geçerli bir hak verir. Yüksek hakikat, düşük hakikat diye bir şey yoktur. Ve eğer bu deneyimle kurduğum ilişkinin izini sonuna kadar sürmezsem, kadınların gerçekliğinin karartılmasına katkıda bulunmuş, yeryüzündeki erkek egemenliğinin safında yer almış olurum.
Ve her zaman olduğu gibi, kürtajın yanlış olduğu için mi yasak, yoksa yasak olduğu için mi yanlış olduğunu belirlemek imkansızdı. İnsanlar yasalara göre yargılanıyor, ama yasalar yargılanmıyordu.
Gürültüye kulak verdim gereksiz yere, gürültünün gizlediğini işitmeye çalışmalıydım.
Ceza Hukuku sadece bir sanattır, sanatların en az bilineni, kuşkusuz en trajiği, ama aynı zamanda en günceli.
Düzen, kölelik ve zulüm anlamına geldiğinde, düzensizlik adaletin ve özgürlüğün başlangıcıdır.