Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ruhun Şad Olsun...
"Son sözün sonu: Bir insanın sağlığının korunması ve hastalıklara karşı savunulması ne denli önemliyse Ulusal Güvenlik, Ulusal İstihbarat ve Ulusal Savunma da en az o kadar önemlidir. Bu kitabı son 20 yılda, AB'ye gireceğiz hayaliyle Ulusal Güvenliği boşlamış olan iktidarların Türkiye'yi, bilerek bilmeyerek, ne denli bir "Güvenlik Zaafına” uğrattıklarını gösterebilmek için örneklemeyle anlattım. Umarım uyanmak konusunda küçük de olsa bir katkısı dokunur..."
Vay vay vay ......
". 10 Aralık 1941'de Romanya'dan yola çıkan Struma 11 Aralık'ta Türk karasularına girdi. O dönemde hem Ingiltere hem de Almanya Yahudileri istemiyorlardı. Türkiye gemidekiler açlıktan ölmesinler diye gemiyi "karantinaya" aldığını duyurdu. O sırada Vera Rosenberg'in Vacuum şirketinin sahiplerinin, ABD'den Türkiye'deki bir Türk işadamına gönderilen bir mektupla her ne pahasına olursa olsun gemiden kurtarılması istendi. Bu işadamı Vacuum şirketinin sahipleri olan Yahudi aileyi kurtarmak için o zaman güvenlik ve istihbarat işlerine bakan sonrasında Cumhurbaşkanı adayı ve Dışişleri Bakanı olan İhsan Sabri Çağlayangil'e başvurdu. Bu ikili Başbakanlığı atlatarak aileyi gemiden çıkarttılar. Çağlayangil'in yardımıyla zengin petrolcüyü kurtaran işadamı Vehbi Koç'tu. Vacuum şirketi savaştan sonra Soconi şirketi ile birleşti ve Soconi Vacuum adıyla on yıl kadar İstanbul'da Radyoevi'nin hizasındaki Kervansaray binasında faaliyet gösterdi. Vehbi Koç da bu kahramanlığından ötürü bugünkü Vehbi Koç oldu. Ne yaparsınız, iş bilenin, kılıç kuşananın.."
Reklam
"İstanbul günümüzde de CIA'in en yoğun olarak faaliyet gösterdiği, en gizli ajanlık ve casusluk faaliyetlerinin yönettiği bir kenttir.Yaklaşık 350-400 kişilik bir kadroya sahip olduğu, bunun Türkiye içinden devşirilmiş muhbir, ajitatör ve ajan provokatörlerle birlikte en az 4000 kişiye ulaştığı tahmin edilmektedir. Anımsanacağı üzere, Irak operasyonu başlamadan önce CIA, Talabani ve Barzani aşiretlerinden derlediği kadın-erkek 5700 Kürt'ü, ABD'ye götürerek Irak operasyonu için yetiştirmişti. Bu ajanlar şimdi Irak'ın kuzeyinde PKK ile kol kola Türkiye aleyhinde faaliyetler yürütüyorlar..."
Bizi birbirimize düşüren hainler....
"Almanya günümüzde de bu ikili oyunu oynamaktadır. Özellikle adları Sivil Toplum Örgütü diye bilinen birçok kuruluş gerçekte AB'den sağlanan finansmanla Anadolu'da ve Kürt nüfusun içinde istihbaratçılık faaliyetlerini sürdürmektedirler: Belirli Alman vakıfları, Türkiye'de mali destek sağladıkları bazı sözde Sivil Toplum Örgütleri aracılığıyla gerçekte Birinci Dünya Savaşı sırasında yapamadıkları işgali bu kez "Dolmakalem" aracılığıyla yapmaya programlanmışlardır..."
Türkiye'de birileri sadece ipin ucunu değil akıllarını da kaçırdılar.
İngiltere ve Fransa dünya casusluk faaliyetlerini ilk kez kurumsal ve örgütlü olarak yaratan ve yöneten ülkelerdir.
Reklam
JAMES BOND
Ian Fleming’in James Bond’u yaratırken yararlandığı üçüncü kişi-özellikle kumar oynayan papyonlu Bond-işte bu gerçek casus Reilly idi.
İngiliz istihbarat dünyasında “M” harfi ile başlayan gerçekte yedi bölüm vardır ama sayısal olarak son bölüm MI9’dur. Çeşitli sabotajlar düzenleyen “MI9”, “derin devlet” diye anılan bölümdü. İstihbarat örgütleri dizininde MI6 ve M74 nedense işlevleri nedeni ile atlanan bölümlerdir, dolayısı ile bunlarla birlikte gerçek istihbarat örgütü sayısı dokuzdur. MI4’ün Kraliçe’nin -Saray’ın- özel istihbaratı olduğu, MI6’nın ise iş dünyasının ve basının yönlendiricisi olduğu sır gibi saklanır ve her zaman varlıkları reddedilir.
Sayfa 90 - destek yayınlarıKitabı okudu
Neave 1916’da zengin bir üst sınıf ailenin çocuğu olarak dünyaya gelmişti. Oxford’da eğitim görmüş ve 1938’de avukat olmuştu. 1940’ta Fransa’da Almanlara esir düşmüş, 1942’de kamptan kaçmayı başarmıştı. Bu kaçış olayından sonra MI9 adıyla bilinen gizli istihbarat birimine alınmış ve aynı yılın sonunda “900 Room” diye bilinen en gizli bölümün başına getirilmişti. Savaştan sonra milletvekili seçilen Neave hep gizli örgütlerle uğramış ve aşırı sağcı gruplarla teması olmuştu. 1960’larsa Atom Enerjisi Araştırma Merkezi’nde görev yapmış, 1970’lerde de IRA ile çatışmaya girmişti.
Sayfa 89 - destek yayınlarıKitabı okudu
Hem yazar hem istihbaratçı olan başkalarıda vardır. Bunlardan biride George Orwell’dır. 1903’te Hindistan’da doğan Orwell, Eton’da eğitim gördü ve “İmperial Poliçe” gücüne katılarak (1922) Burma’da gizli görevlerde bulundu. Savaştan sonra verem teşhisiyle görevinden ayrılan Orwell, ünlü 1984 kitabını yazdı ve unutulmaz yazarlar arasında katıldı. Edebiyatçı olmak isteyip istihbaratçı olmuş başka kişiler de vardır. KGB tarafından olan bu casusluk ve istihbarat zinciri özellikle de Batı’nın askeri ve teknolojik sırlarını ele geçirmek amacıyla kurulmuştu ve bir yere kadar başarılı olmuştu. George Orwell’ın gerçek adı, Eric Arthur Blair’di.
Sayfa 54 - destek yayınlarıKitabı okudu
Reklam
"Bir insanın sağlığının korunması ve hastalıklara karşı savunulması ne denli önemliyse "Ulusal güvenlik","Ulusal istihbarat","ve "Ulusal savunma"da e az o kadar önemlidir.
istihbaratçıların devlet başkanları olmalarına da bu nedenle çok sık rastlanır.
BAŞVEKİL SARAÇOĞLU ŞÜKRÜ’YE İKİNCİ AÇIK MEKTUP Sayın Başvekil, Orhun’un mart sayısında size hitaben yazdığım açık mektup Türkçü çevrelerde çok iyi karşılandı. Yurdun türlü bölgelerinden aldığım mektuplarla telgraflar büyük bir efkârı umumiyeye tercüman olduğumu bana anlattı. Size gelince, bunu sizin de iyi karşıladığınızı biliyorum. Orhun’u
Derin Devlet’in kurucusu NATO’dur
Derin Devlet’in kurucusu NATO’dur, 1947’den bu yana gelmiş geçmiş tüm NATO Genelkurmay başkanları ve başkanlardır....
Sayfa 142 - 4. Baskı - Şubat 2019 - Destek YayınlarıKitabı okudu
140 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.