Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Misafir

Misafir
@dunyada_misafir
Bir çift göze aşık... Ebediyete müştak... being alone with Him(c.c.) at the last third of the night ...
129 okur puanı
Ekim 2019 tarihinde katıldı
Meşiet-i İlahiye, meşiet-i insaniyeyi geri verir. ﺍِﺫَﺍ ﺟَٓﺎﺀَ ﺍﻟْﻘَﺪَﺭُ ﻋُﻤِﻰَ ﺍﻟْﺒَﺼَﺮُ hükmünü icra eder. Kader söylese; iktidar-ı beşer konuşmaz, ihtiyar-ı cüz'î susar. Mektubat - 52
Reklam
Hazret-i Yakub'dan sorulmuş ki: "Ne için Mısır'dan gelen gömleğinin kokusunu işittin de, yakınında bulunan Ken'an Kuyusundaki Yusuf'u görmedin?" Cevaben demiş ki: "Bizim halimiz şimşekler gibidir; bazan görünür, bazan saklanır. Bazı vakit olur ki, en yüksek mevkide oturup her tarafı görüyoruz gibi oluruz. Bazı vakitte de ayağımızın üstünü göremiyoruz." Elhasıl: İnsan her ne kadar fâil-i muhtar ise de, fakat ﻭَﻣَﺎ ﺗَﺸَٓﺎﺅُﻥَ ﺍِﻟﺎَّٓ ﺍَﻥْ ﻳَﺸَٓﺎﺀَ ﺍﻟﻠّٰﻪُ sırrınca, meşiet-i İlahiye asıldır ve kader hâkimdir. Mektubat - 52
Aziz mamo! {*: Kürdçe "Amcacığım" demektir.} Şunu da şurada arzedeyim ki: Himaye ve himmetiniz sayesinde, din ve âhiretime dokunacak ef'al ve harekâttan kendimi muhafaza ettim ve etmekte berdevamım. Gerçi dünyanın değersiz çok musibetlerini gördüm ve çektim ve birçok da lezaiz ve safasını gördüm, geçirdim. Hiçbir vakit ve hiçbir zaman

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
o çocuklara yalnız terbiye-i medeniye verilse, bir cihette o çocuklar dünyada faidesiz ve âhirette davacı olarak "Ne için imanımı kurtarmadınız?" diyeceklerinden peder ve vâlidelerini mahzun etmek, sünnet-i seniyenin hikmetine münafî ... Hanımlar Rehberi - 29
Kızlarım, hemşirelerim! Bu zaman, eski zamana benzemiyor. Terbiye-i İslâmiye yerine terbiye-i medeniye yarım asra yakın hayat-ı içtimaiyemize yerleştiği için, bir erkek bir kadını ebedî bir refika-i hayat ve saadet-i hayat-ı dünyeviyeye medar ve sair günahlardan kendini muhafaza etmek için almak lâzım gelirken; o bîçare zaîfeyi daimî tahakküm altında, yalnız dünyevî gençliğinde sever. Ona verdiği rahatın bazan on misli onu zahmetlere sokar. Eğer şer'an küfüvv tabir edilen birbirine denk olmazsa, hukuk-u şer'iye nazara alınmadığından hayatı daima azab içinde geçer. Kıskançlık da müdahale ederse daha berbad olur. Hanımlar Rehberi - 19
Reklam
Allah'a emanet... başkasına değil...
Yoksa tevekkül etmezse, dünyanın ağırlıkları uçmasına değil, belki esfel-i safilîne çeker. İman ve Küfür Müvazeneleri - 98
İman hem nurdur, hem kuvvettir. Evet hakikî imanı elde eden adam, kâinata meydan okuyabilir ve imanın kuvvetine göre hâdisatın tazyikatından kurtulabilir. "Tevekkeltü alallah" der, sefine-i hayatta kemal-i emniyetle hâdisatın dağlarvari dalgaları içinde seyran eder. Bütün ağırlıklarını Kadîr-i Mutlak'ın yed-i kudretine emanet eder, rahatla dünyadan geçer, berzahta istirahat eder. Sonra saadet-i ebediyeye girmek için Cennet'e uçabilir. İman ve Küfür Müvazeneleri - 98
O vakit zaman-ı mazi, bir mezar-ı ekber değil, belki herbir asrı bir nebinin veya evliyanın taht-ı riyasetinde vazife-i ubudiyeti îfa eden ervah-ı sâfiye cemaatlarının vazife-i hayatlarını bitirmekle "Allahu Ekber" diyerek makamat-ı âliyeye uçmalarını ve müstakbel tarafına geçmelerini kalb gözü ile görür. İman ve Küfür Müvazeneleri - 97
İman nasılki bir nurdur, insanı ışıklandırıyor, üstünde yazılan bütün mektubat-ı Samedaniyeyi okutturuyor. Öyle de, kâinatı dahi ışıklandırıyor. Zaman-ı mazi ve müstakbeli, zulümattan kurtarıyor. İman ve Küfür Müvazeneleri - 95
Reklam
Emeller bekasız, elemler ruhta bâki kalır. İman ve Küfür Müvazeneleri - 83
695 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.