Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Hanife

208 syf.
10/10 puan verdi
·
83 günde okudu
Sen ne harika adamsın! Ahmed Arif'i çok geç tanımışım, yaşıma veriyorum. Şiir kitabıyla tanımak isterdim ama bu mektupları okumadan o şiirleri nasıl anlarmışım diye söyleniyorum şimdi. İyi ki önce bu kitabı okumuşum. Okurken, "Bir insan bir insanı ne kadar, nasıl sevebilir?" Sorusunu sorduran biridir Ahmed Arif. Her ne kadar önemli bi dönemimde okumuş olduğum için uzun bir sürede okumuş olsam da bana sevgisini bir an olsun eksik hissettirmedi. Mektuplarını okumamızı ister miydi bilemiyorum. Ama böyle bir şeyden bihaber olmayı düşününce üzülmüyor değilim. Duygularımı nasıl tarif edeceğim hakkında en ufak bir fikrim yok. "Karanlıkta kalan bebeler gibi, korkuyorum, sen uzakken. Gitme!" diyor Ahmed Arif, bir mektubunda. Bir insan birini sevdiğini daha nasıl açıklayabilir? Hem de bu cümleyi kilometrelerce uzakta olan sevdiğine nasıl kurabilir? Aklım almıyor benim bu sevgiyi, aşkı. Ahmed Arif'in çektiği acıların haddi hesabı yokken yaşamak için tek bir tutanağı senken nasıl karşılık veremezsin be Leyli! Bence, dünya üzerinde bir insan sevildiğini bu denli hissedememiştir. Okurken ne çok kısakandım bir bilseniz. Onun gibi çok sevilmeyi değil, sevildiğini bu kadar çok hissedebilmesini. "Öyle seviyorum ki üstüne yâr sevemem." diyen biri Ahmed Arif. Günümüze baktığınızda biri olmayınca ertesi gün başkasına giden gençler bu cümleyi okusalar ne utanırlar be! Kelimeler kifayetsiz kalıyor Ahmed Arif'i anlatmaya. Ben ne desem boş. Hissettiklerimi bile aktaramıyorum resmen. Ben pek inceleme yapmayı bilmem ama elimden geldiğince yazmaya çalıştım bir şeyler. Kendimi açıklayabildiysem ne mutlu bana.
Leylim Leylim
Leylim LeylimAhmed Arif · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201316,3bin okunma
Reklam
168 syf.
10/10 puan verdi
·
22 günde okudu
Kitabı okuyalı çok oldu ama hâlâ bıraktığı etkiyi iyi hissederim. Aklıma kazıdı kendisini bu kitap. Aslında başlarda insan "Ne okuyorum ben ya?" diye kendisine soruyor. Bazen midenizi bulandırarak okuyorsunuz, bazen ağzınız açık kalmış oluyor okurken. Alex'in ve arkadaşlarının yaptıklarına akıl sır erdiremiyorsunuz. Bazen öfkeleniyorsunuz tabii ki. Sonra karakterden nefret ediyor ve kendi kendinize "Ben bu kitabı nasıl bitireceğim?" diye soruyorsunuz. Çünkü kitapta fazlasıyla argo ve 'şiddet' var. Öncelikle bu kitap herkesin okuyabileceği bir türden değil ve herkes bu kitabı kaldıramaz. Sonra anlıyorsunuz ki aslında bu kitap çok iyi bir şey anlatıyor. (Tabi bunu okuyana kadar ne çektiğinizi siz bilirsiniz ) İlerleyen sayfalarda kitabı öyle bir yere bağlıyor ki yazar çok şaşırıyorsunuz. Ve "Başka türlü olamazdı" diyorsunuz. Yazarı kitabın sonunda tebrik edebilirsiniz :) Neyse uzattım biraz. Özetle kitabın sonuna kadar dayanabilirseniz yazarın bahsettiği konuyu düşüneceksiniz. Çünkü yazar önemli bir konuya değinmiş. Konu ise şu; şiddetin ve tehlikenin insana ne denli zarar vermesi ve insanların sistematik bir şekilde nasıl birer otomatik portakal haline getirilmesidir. Daha 15 yaşında olan Alex ve arkadaşlarının şiddete karşı meyilleri insanı şaşırtcak şekilde. Kitabı öyle bir zamanda anlatıyor ki yazar, kitap şiddetten, güvensiz bir ortamdan, aslında geleceğin tehlikeli dünyasından bahsediyor gibi. Umarım kitabı okumakta zorlanmaz, sonuna kadar okur, verdiği mesajı anlarsınız; kitabı okuduğunuzda size bir şey katar. İyi okumalar 🤗
Otomatik Portakal
Otomatik PortakalAnthony Burgess · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 200992,1bin okunma
112 syf.
10/10 puan verdi
·
9 saatte okudu
Tekrar tekrar okunacak bir kitap. Ötesi yok... İçinde bu kadar güzel mesajlar barındırdığını bilmeden, etrafımda okuyan kişilerin çok beğendiğini bilerek okumaya başladığım ve çok beğendiğim bir kitap oldu. Harikaydı! Bana göre incelemesi yapılamayacak bir kitap. Kitabı incelemeyle anlatamayız. Çünkü kitabın içinde herkese göre farklı bir güzellik var. Kısacası kitabı okumadan bu kitabın sizin için ne ifade ettiğini anlayamazsınız. İyi okumalar...
Küçük Prens
Küçük PrensAntoine de Saint-Exupéry · Can Çocuk Yayınları · 2015235,3bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
·
Puan vermedi
Söylemek istediğim birkaç şey var: Kişisel gelişim kitapları kesinlikle ama kesinlikle bana göre değil Aslında söylenilen şeyler gayet güzel ama bana göre değil. Kişisel gelişim kitaplarını, görüp denemek istedim. Aslında pişman da değilim belki zorlasam bitirebilirdim ama zorlamak bana ayriyetten sıkıntı çıkaracak ve kitap bana hiçbir şey katmayacaktı. Maalesef bu durumda en iyisi kitabı yarım bırakmak oldu. Kitapta tam olarak bir olay örgüsü olmadığından dolayı bölüm bölüm okuyamıyordum. Çünkü kitap okumayı ödevlerimin, okulun ve ders çalışmamın arasına sıkıştırdığım için kitaba kendimi veremedim. Bu yüzden yarım bıraktım. Ama eğer benim gibi değilseniz, ilk defa kişisel gelişim kitabı okumuyorsanız ve kişisel gelişim kitaplarını seviyorsanız, bu kitaba bakabilirsiniz diyebilirim. Çünkü dili ve ele aldığı konu gerçekten de güzel. Belki başka bir gün, daha sakin bir kafayla okumak dileğiyle... İyi okumalar :)
Kendini Aş!
Kendini Aş!Elizabeth Lombardo · Yabancı Yayınları · 201886 okunma
·
Puan vermedi
Kitabı okumaya hazır olmadığımı fark etmem o kadar da uzun sürmedi, birkaç bölüm okumam bana yetti. Kitabı okumak istiyorsanız bir şeye kafayı takmamanız lazım ki, kitaba kendinizi verip kitabı anlayarak okuyabilesiniz. Bu kitap, "Aman kitabı elime alayım yarım saat okuyayım da sonra bırakıp başka zaman devam ederim." diyebileceğiniz bir kitap değil. Oturup birkaç saat okuyabilmeniz gerekiyor. Eğer benim gibi böyle yapamayacaksanız kitaba başlamanızı önermem. Çünkü dediğim gibi kafanızın boş, vaktinizin bol olması lazım ki kitabı cidden anlayabilesiniz. Yazar daha ilk bölümden beyninizin yanmasına sebep olabilir, çelişki yaşayabilirsiniz. Dediği bir şeyin tam aksini bir dahaki paragrafta bulabilirsiniz ve bu da bazen sinirinizi bozabilir. Kitabı bitirmediğim için fazla yorum yapamayacağım. Olur da bir gün okursam çok güzel bir yorum yapacağıma inanıyorum. O yüzden şimdilik burada bırakıyorum.
Yeraltından Notlar
Yeraltından NotlarFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2020128,6bin okunma