Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Dört Hak Mezhep
Amel edilen mezhepler dörttür. Bu mezheplerin isimleri ve imamları şunlardır: 1) Hanefi mezhebi: İmam-ı Azam Ebu Hanife Numan b. Sabit 2) Maliki mezhebi: İmam Malik b. Enes 3) Şafii mezhebi: İmam Muhammed b. İdris 4) Hanbeli mezhebi: İmam Ahmed b. Hanbel Bunların dördü de haktır. Bu mezheplerden birine göre amel etmemek caiz değildir.
En Doğru Görüş?
Derslerinde ve ilim meclislerinde herkese söz hakkı verir, aykırı görüşleri dinler, öğrencilerini kendi kanaatlerini benimsemeye zorlamazdı. Tartışma sonunda ulaştığı kanaati mutlak doğru olarak görmez, "Bizim kanaatimiz ve ulaşabildiğimiz en güzel görüş budur. Bundan daha iyisini bulan olursa şüphe yok ki doğru olan onun görüşüdür." diyerek ilmî araştırmayı sürdürmeyi teşvik ederdi.
Sayfa 12 - TDV YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Zulmü Meşrulaştırmamak!
Halifeleri ve yanlışlarını tasvip etmiş olmak anlamına gelmemesi ve halk nazarında onlara meşruiyet kazandırmamak için halifelerden gelen hediyelerin ve görevlerin hiçbirini kabul etmemiştir. Hatta hapiste işkenceye maruz kalınca bile "(Bırakın Kûfe kadılığını) Bana Vâsıt Mescidinin kapılarını saymayı teklif etse onu da yapmam." diyerek haksızlığa hiçbir biçimde boyun eğmeyeceğini ve haksız uygulamalara hiçbir zaman meşruiyet kazandırmayacağını ortaya koymuştur.
Sayfa 11 - TDV YayınlarıKitabı okudu
"Hanîfe" ne demektir?
İbn Hacer el-Heytemî, "Hanîfe"nin Irak'ta bir tür "divit" manasına geldiği ve Ebu Hanîfe'nin yanında devamlı divit taşımasından dolayı bu şekilde anıldığına dair bir rivayet nakletmektedir.
Sayfa 14 - DİB YayınlarıKitabı okudu
Ebu Hanife, fıkhî meseleleri içtihad ehli, seçkin talebelerinden oluşan ders halkasında onlarla birlikte ele alıp tartıştıktan sonra ortaya çıkan çözümleri yazdırıyordu.
Sayfa 90 - DİB YayınlarıKitabı okudu
Devlet ve Mezhep
Abbasi Halifesi Harunurreşid'in Ebu Yusuf'u devletin mahkemelerinde görev alacak bütün hakimlerin tayininde söz sahibi olan "kadilkudatlık/başkadılık" makamına tayin etmesi de Hanefi mezhebinin o günkü islam coğrafyasında tanınmasına ve yayılmasına hizmet etmiştir.
Sayfa 59 - DİB YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Felsefe ve Kelam ile uğraşmak kötü mü?
Ebu Hanife'nin öğrencilerinden Bişr b. Giyas el-Merîsî hakkında kitabın 52.sayfasında yazılanlara bakın: "Önceleri takva sahibi mutedil bir kimseydi. Daha sonraları felsefe ve kelama meyletti, Kur'an'ın mahluk olduğunu ileri sürdü." Yazar efendi felsefe ve kelam ile uğraşmak kötü bir şey midir? İşte islam dünyası neden gelişemiyor görüyorsunuz. Yazar Ahmet Özel'in Mürcie ile de bir alıp veremediği var ki Ebu Hanife'yi Mürcie 'ye yakıştıramıyor bir türlü. Neyse okumaya devam edicem.
Sayfa 52 - DİB YayınlarıKitabı okudu
Ebu Yusuf'un Ebu Hanife'den daha çok hadise dayanması, hocası ile arasındaki en önemli usûl ayrılığıdır.
Sayfa 42 - DİB YayınlarıKitabı okudu
Ebû Yusuf
Halife el-Hâdî ve Harunurreşid Devri'nde, kadılık yaptı, kâdi'l-kudâtlığa (baş kadılık) getirildi. Kaynaklar bu unvanla anılan ilk zatın Ebu Yusuf olduğunu belirtir.
Sayfa 41 - DİB YayınlarıKitabı okudu
Mutlak müctehid olmayan bir müftü fetva verirken öncelikle Ebu Hanife'nin görüşünü esas alır; daha sonra Ebu Yusuf ve ardından Şaybânî gelir. Züfer b. Hüzeyl dördüncü sırada, Hasan b. Ziyad beşinci sıradadır.
Sayfa 40 - DİB YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Ebu Hanife, kendi görüşlerinin doğruluğunu taasupla savunmamış, ictihadlarının tartışılmasına her zaman açık olmuştur.
Sayfa 21 - DİB YayınlarıKitabı okudu
85 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.