Lavinia
.
Sana gitme demeyeceğim.
Üşüyorsun ceketimi al.
Günün en güzel saatleri bunlar.
Yanımda kal.
Sana gitme demeyeceğim.
Gene de sen bilirsin.
Yalanlar isteyorsan yalanlar söyleyeyim,
İncinirsin.
Sana gitme demeyeceğim,
Ama gitme, Lavinia.
Adını gizleyeceğim
Sen de bilme, Lavinia.
.
Sayfa 78 - Yapıkredi YayınlarıKitabı okudu
Şarkılar
.
Her şarkının götürdüğü yer başka,
Hepsi başka başka sinmiş içime.
Biri, Büyükdereye götürüyor,
Biri on altı yaşımın Kadıköyüne.
Kimse sevgimi bilmez şarkısı
Eskiden ağlatırdı beni;
Şimdi düşündürüyor.
.
Sayfa 73 - Yapıkredi YayıneviKitabı okudu
Cizik
.
Geleceğim, bekle dedi, gitti..
Ben beklemedim, o da gelmedi.
Ölüm gibi bir şey oldu..
Ama kimse ölmedi.
.
Sayfa 59 - Yapıkredi YayınlarıKitabı okudu
Okur Takip Önerileri
Altıncı Gün
.
Benim söylemek için çırpındığım gecelerde,
Siz yoktunuz.
.
Sayfa 54 - Yapıkredi YayınlarıKitabı okudu
İkilem
.
Sevgi ise, sevişeceğiz seninle..
Kavga ise, dövüşeceğiz seninle..
Ölümü de paylaştığımız yaşamda
Ortaklaşa bölüşeceğiz seninle.
.
Sayfa 53 - Yapıkredi YayınlarıKitabı okudu
Tablo
.
Kedi kadının yanındaydı,
Kadın gecenin yanındaydı.
Kedi gitti geceye değdi,
Karardı,
Döndü kadına değdi.
Bir kadın portresi belirdi;
Elinde siyah bir gül vardı,
Kucağında kırmızı bir kedi.
.
Sayfa 42 - Yapıkredi YayınlarıKitabı okudu
lavinia - Özdemir Asaf
Bir kitap okudu
Oval Portre - Edgar Allan Poe
.
Birkaç aydır kitap yüzü açamamanın gitgide ağırlaşan suçluluğunu üzerimde taşırken buna bir son verip yine kısa sürede bitirebileceğim bir kitap seçip motivasyon sağlamak istedim ve 
Oval Portre kitabı beni 
Edgar Allan Poe ile tanışmaya devam ettiren ikinci kitap oldu. Edgar Allan Poe ile ilk tanıştığım kitap 
Morgue Sokağı Cinayeti idi ve çok sürükleyici bulmuştum.
Kitabı
2. XV
.
Ölülere toprak lazım, bir avuç
Dirilere ekmek lazım, bir avuç
Önce insan ve ekmek
Sonra şarap ve sevgi
Aynı temel üzerinden.
.
Sayfa 37 - AdamKitabı okudu
Bu Şehrin Çocukları
.
Usanç geldi arpa boyu sevinçten,
Bu dert bize yakışmıyor
Biz bu şehrin çocukları
Bu dünyanın mayası
Ekmeğinin kölesi
Ekmekten aziz insan,
Bu dert bize yakışmıyor.
.
Sayfa 22 - AdamKitabı okudu
Peşinden Söylenen Şarkılar
.
Mirasını paylaşıyor çocuklar
Darağacını son uykuya salıncak yapan
Mağrur gözlü mahkumların.
.
Sayfa 9 - AdamKitabı okudu
Muhabbet
.
Bombalarla şehirler
Kucak kucağa,
Ölülerle toprak;
Beni de alnımdan bir kurşun öptü.
.
Sayfa 7 - AdamKitabı okudu
Seçme Şiirler - Cahit Saffet Irgat
.
Seçme Şiirler dönemin ruhunu yansıtan, buram buram isyan barındıran, yer yer günümüz Türkiye’sine de benzettiğim koşullara değinen seçme şiirlerden oluşan bir kitap. Yaklaşık 45 dakikalık bir zaman diliminde bitirdim. 
Cahit Irgat II. Dünya Savaşı ile hissedilen toplumsal sorunları ortaya dökmüş, eleştirmiş, öfkesini dile getirmiş.
Jacques Rigaut
.
181 - Benim yolum da belki budur. İçki içerim, ayyaşlaştım biraz. Bir şeyin altını çizeyim, nadiren kaybederim itibarımı. Çok insanla birlikte içerim, bilhassa kadınlarla. Ayrıca tek başımayken büyük hıçkırıklarla.
Sayfa 75 - Kırmızı KediKitabı okudu
Jacques Rigaut
.
Yakasında Bir Çiçek Gibi İntiharı ile Birlikte Gezen Bir Adamı Durdurun Durdurabilirseniz. Önüne geçilmemiş 10 yıllık bir intihar serüveni. Serüven dediğime bakmayın. Aforizmalardan oluşan bu kitap Jacques’in 10 yıl boyunca yazdıklarının numaralandırılarak birleştirilmesinden oluşuyor. Birbirinden kopuk tam 196 yazı. Hepsini okuduğunuzda resmin bütününü görüp onu hissedebiliyorsunuz. Keyif içerisinde okuduğumu söyleyemem,
Yakasında Bir Çiçek Gibi İntiharı ile Birlikte Gezen Bir Adamı Durdurun DurdurabilirsenizJacques Rigaut · Kırmızı Kedi Yayınevi · 2018134 okunma
Morgue Sokağı Cinayeti - Edgar Allan Poe
.
Morgue Sokağı Cinayeti 1000 Kitap’a ilk kaydettiğim ve düzenli kitap okuma hedefim için seçtiğim ilk kitap. İncecik bir kitap olması hedefin ilk motivasyonu olsun diye tabii.
Edgar Allan Poe uzun zamandır eserlerini okumak istediğim bir yazardı. Bu kitapla birlikte onunla tanışmış oldum. Kitap 56 sayfa ve tek solukta bitirebileceğiniz bir öykü. Benim yaklaşık 1.5 saatimi aldı ve sıkılmadan sonunu merakla getirdim.
Kitabın başında anlamlandıramadığınız bir anlatım var fakat sonrasında tüm taşlar öykünün başlamasıyla beraber yerine oturuyor. Betimlemeler sayesinde cinayet ve odadaki tüm eşyalar gözünüzde canlanıyor, bu vahşi cinayet karşısında kanınız donuyor.
Altı çizilecek öyle süslü cümleler yok. Her şey apaçık bir anlatımla ilerliyor. Biraz merak biraz tahminle olay çözüme kavuşmadan ne olup bittiğini anlayabiliyorsunuz.
Öykü keyifle okunacak bir öykü fakat zaman zaman çevirideki tamamlanmamış cümleler ve noktalama hataları beni rahatsız etti. Benim gibi yazım kurallarına takıntılı olanlar için farklı bir çeviri daha iyi olabilir.
1000Kitap'a katıldı.