Nadiren bir kitaba 10 puan veririm ve benim için gerçekten onda on bir kitaptı. İsminden dolayı klasik kurgusal bir kitap olacağını düşünüp ön yargıyla başlamıştım ama beni çok şaşırttı. Karakterlerin mizahları beni gerçekten güldürdü. Gayet yalın bir dille çok akıcı yazılmış aynı zamanda o kadar güzel betimlemeler vardı ki kendinizi elflerle yaşarken hissediyorsunuz. Erkek karakterimizin centilmenliği de mutlaka övülmeli diye düşünüyorum Kesinlikle şans verilmesi gereken bir kitap bence. Sonu öyle bir bitti ki ikinci kitap hemen çıkmazsa ölecekmişim …
Kitabın yazılış biçimi öncesinde gözümü korkutsa da okudukça ne kadar yanıldığımı fark ettim. Her polisiye kitabı bu şekilde yazılsa mutlaka çok daha iyi geri dönüşlerin alınacağını bile düşündürdü. İçeriğine gelirsek bir belgesel anlatımı olduğu için kitap bölümlere ayrılmıştı. Kitap için yapılan çoğu yorum gibi her bölüm sonu bir şokla bitmese de çoğu bölüm sonunda ciddi anlamda şaşırdığımı söyleyebilirim. Genelde polisiye kitaplarında hiçbir zaman yaptığım tahminler tutmaz ama bunda katili tutturmuş olduğum için mutlu olsam da dolaylı olarak sonu benim için pek de şaşırtıcı bitmedi. Ama kitabı okurken sürekli acaba mı, yok artık, hadi canım demekten kendinizi alamıyorsunuz. Bu yüzden yazarın, gözleri şüphe bırakmadan sürekli alakasız kişilerin üzerine çekebilmesine ve bu alakasız kişileri bile bir bağlantısının çıkabileceği noktalara kadar derin işleyebilmesine hayran kaldım. Keyifle ve hızlıca okuduğum bir kitap oldu, mutlaka yazarın diğer kitaplarını da alacağım.
Dikenler şehrinin son kitabını da bitirmiş bulunmaktayım. Yine gayet sürükleyiciydi. Serinin en sevdiğim kitabı sonuncusu oldu. Yaşanan gerilimler beni tatmin etmeye yetti. Sonuna doğru çoğu şey tahmin edilebilirdi daha ters köşeli de olabilirdi tabii, yine de güzel bir maceraydı.
İlk kitabı çok yüzeysel bulmuştum. Sanırım yazarın ortası yok çünkü bu kitabı da gereksiz yavaş ve detaycı buldum ahahahshahsh
Ama kitabın gerçekten ilginç bir yönü asla elinizden bırakamadan okuyorsunuz. Büyük ihtimalle artık kimin tam olarak "kim" olduğunu bir an önce öğrenmek için merakıma fazlasıyla yenik düştüm, bir çırpıda bitirdim. Sonu beni çok şaşırttı ve sanki bir iblismişim gibi sinirimi gerçekten damarlarımda hissettim diyebilirim. Bu yüzden puanımı 6'dan 7'ye çıkarttım. Yazarın asıl heyecanı üçüncü kitaba sakladığını düşünüyorum, umarım bu sefer yanılmam.
Olaylar çok hızlı gelişti, nasıl bittiğini anlayamadığım bir kitaptı. Kurgusunu beğendim ama bu kurguyla olaylar daha derin ve daha detaylı yazılabilirdi. Sanki böyle yazar bir çırpıda aman yazayım da bitsin demiş gibi yüzeysel bir anlatım olmuş. Sanırım bu yüzden karakterlerle çok fazla bağ kuramadım. Yine de okuması keyifliydi sadece kitabın dünyası beni çok fazla içine alamadı. Serinin giriş kitabı olduğunu düşünerek devam kitabının daha memnun edeceğine inanmak istiyorum. Umarım öyle de olur.