Ebû Hüreyre radıyallahu anh şöyle dedi:
Bir adam Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’e gelerek:
- Kendisine en iyi davranmam gereken kimdir? diye sordu.
Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem:
"Vaktiyle dergahımıza kendi aramızda Patrik Efendi dediğimiz şişman ve müşekkel, başında kalensüvesi, sırtında cübbesi ile bir papaz sık sık gelir, Mesnevi takriririni huşu ile dinler ve misafir maksuresinde kemal-i edeb ve huzur ile âyîn-i şerîfin sonuna kadar kalır, cemaatle kılınan ikindi namazının tarzına da iştirak ettikten sonra cemaatle beraber selamlığa çekilir ve sohbete iştirak edermiş.
Türkçesinin fevkalede mükemmel olduğu ve Arapçayı da çok iyi bildiği, hele Kur'an-ı Kerim'iarasında içine sindire sindire okuduğu kulağımıza gelen rivayetlerdendi.
Bir gün gelişinde :"Üstünde otuz yıllık göz yaşım vardır. Onu buraya sereceğim" diyerek küçük bir Anadolu seccadesini kendi elleriyle zikir meydanına sermişti."
#bookstagram #samihaayverdi #küplücedekiköşk #kubbealtı #vaktigaribealemimuhal #photoediting
Bir kimse ile alakanı kestiğinde dilini de onun hakkında konuşmaktan alıkoy ve o kimsenin kusurlarını ortaya koymakta mahir olma. Unutma ki sen kimin kusurunu ortaya koymaktan çekinmezsen, Allah azze ve celle’de senin ayıplarını açmaktan geri durmaz. Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu ki:
“Ey diliyle iman edip kalbine iman girmemiş olan kimseler, Müslümanların gıybetini yapmayın, onların gizli hâllerini araştırmayın. Çünkü her kim onların gizli hâllerini araştırırsa, Allah da onun gizli hâlini araştırır. Allah kimin gizli hâlini araştırırsa onu evinde dahi olsa rezil eder.”
(Ebû Davud, Edeb 35)
Hepimiz günahları ve hataları bulunan insanlarız. Eğer Allah ayıplarımızı örtmeseydi belki de insanlar içinde başımızı kaldıramaz durumdaydık. Bir Müslümanın ayıbını ifşa etmeden önce derinlemesine düşün ve Allah'ın da senin ayıplarını ifşa etmesi halinde durumunun ne olacağını tefekkür et.
Güçsüz hissettiğin zaman:
❝Bismillâh, tevekkeltü alâllâh, lâ havle velâ kuvvete illâ billâh.❞
❝Allah'ın adıyla. Allah'a tevekkül ettim. Güç ve kuvvet sadece Allah'tandır.❞
I Ebû Dâvûd, Edeb, 102-103
Enes b. Malik'in naklettiğine göre, Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur:
“Kişi evinden çıkacağı zaman, "Bismillâh, tevekkeltü alâllâh, lâ havle velâ kuvvete illâ billâh." (Allah"ın adıyla. Allah"a tevekkül ettim. Güç ve kuvvet sadece Allah"tandır.) dediğinde (ona) şöyle denilir: "(İşte şimdi) sana rehberlik edilir, ihtiyaçların karşılanır ve korunursun...""
• (Ebû Dâvûd, Edeb, 102-103)
el-Meâric, sûrenin 23. âyet-i kerîmesinde de şöyle buyurulur:
“Onlar namazda dâimdirler.”*
Hazret-i Mevlânâ, bu âyete işârî mânâ vererek:
“Kul namazdaki hâlini namazdan sonra da muhâfaza eder. Böylece bütün bir ömrünü, edeb, huşû, dilini ve gönlünü muhâfaza içerisinde geçirir. Bu, gerçek âşıkların, Hakk dostlarının hâlidir…” buyurur ve şunları söyler:
“Bize doğru yolu gösteren, bizi kötülüklerden alıkoyan namaz, beş vakitte kılınır. Halbuki âşıklar dâimâ namazdadırlar. Zîrâ âşıkların gönüllerindeki aşk ve ciğerlerini yakıp kavuran o ilâhî muhabbet, ne beş vakitle yatışır, ne de beş yüz bin vakitle geçip gider!..”