Melekler aşktan mahrumdur, çünkü onlar gazap, kahır ve uzaklığı tadamazlar.
Aşkın sebebi ve konusu Allahtır.
İbnül Arabî sıklıkla insanı Hakkın kendini gördüğü gözün gözbebeği olarak tanımlar.
Hz. Aliye atfedilen bir söze göre Kuran ayetlerinin zahir, batın, had ve matla olmak üzere dört manası vardır.
Bir zamana kadar gerçeği aktarabilmek derdinde olan sanat, bilinçdışının keşfiyle birlikte önünde sonsuzca uzanan ifade biçimlerini fark etti.
Marks'ın ideolojiyi daha çok 'yanlış bilinç' olarak kullanmasına karşın, Lenin bir eylem çağrısı olarak olumlu anlamda kullanır. Bu anlamda ideoloji, yanlış bilinç olmaktan çıkar ve bir 'sınıf bilinci'ne dönüşür.
Ontolojik kaçınılmazlık olarak da değerlendirebileceğimiz kadim sorular, insanı var olanlar içinde kendine bir konum edinmeye mecbur eder.
Sanatçının, güzeli temsilen/takliden üreteceği bir eserde, öncelikle doğru bilgiye ihtiyacı vardır.
tarafsızlık, sadece büyük bir yalandır.
Kuran insanı sürekli olarak Allah'ın yasalarına çağırmaktadır; insan, kendini Allaha bağladıkça diğer birçok tanrılara karlı özgürleşecektir!
Zaman-mekan sıkışması
Zaman-mekan sıkışması, global köy, hatta giderek global mahalle metaforlarıyla üretilen yeni söylemde, dünyanın hızla küçüldüğü, neredeyse bir uydunun görüş açısı içine girdiği anlatılmaktadır.
Şahane tespit.
İnsanın artık yolculuklarını mekanda değil zamanda yaptığı, mekânın zaman tarafından sıkıştırıldığı yeni yaşama biçiminde mesafeler artık metreyle değil, zamanla ölçülür oldu.
Sermayenin ve enformasyonun fiber-optik kablolarla elde ettiği serbestlik ile birlikte mekan maddiliğini yitirmeye yüz tutmuştur.
Devlet piyasa yasalarının polisin yasalarına göre öncelikli ve onlardan üstün olduğunu kabul ettiğinde, yurttaş tüketiciye dönüşür ki bir tüketici de gittikçe daha fazla koruma talep ederken devlet işlerinin yürütülmesine katılma gereğini daha az kabul eder.
Tolstoy göre halkların buyrukla Hıristiyanlaştırılması sonucu İsa öğretisinden çok puta taparlığa yakın kilise hıristiyanlığı diyebileceğimiz bir hıristiyanlık ortaya çıktı.