“Her şey olacağına vardı ve hayata geçtikleri anda başka türlü olmasının bir yolu yoktu ve bir kez olup bitikten sonra başka zaman başka türlü olmalarının da bir yolu yok.”
'Çocuklarımıza ne söyleyeceğim. Artık tahammülünün kalmadığını nasıl söyleyeceğim... Vaktiyle ebenin verdiği kurdeleyle, ufaklığa talih getirmesi beklenen kordonla kendini astığını... Son saatinde inancımıza ihanet ettiğini nasıl anlatacağım?'
'Şayet ölümünün beni alt etmesine izin verirsem bir kez daha yoldan çıkacağım... O zaman senin yüzünden ne teselli ne bağışlanma bulacağım. Senin yüzünden, O beni oğlu olarak istemeyecek... Gerçi O olsaydı senin terk edip gitmene izin vermezdi... Belki de O aslında yoktur...'
"İşte her şeyin sona erme zamanı," diye geçirdi içinden ısrarla: "İşte bu yanda şimdiye kadar yaşadığım hayat ve şu yandaysa şimdi başlayan hayatım. Kin, nefret ve hüzün öteki tarafta kaldı, buradaysa teselli ve umut kapıda."
"... çünkü bomboş günlerim, çünkü farklı değilim, hayali bir yaşamı benimsemek için canhıraş çaba sarf ederken bir yandan asla metnin kendisi değil, bağlamı olabilen ve kendi hayatları bomboş bir yüzyılın içinde çözünüp dağılan dönemdaşlarım gibiyim ben de. "
Maria del Pilar hiddetin buharlaşıp gitmesine ve ruhunun her bir ücra noktasına varana dek utancın gelip yerleşmesine izin veriyor: Kuyunun dibine giresi var şimdi, oraya girip sonsuza kadar orada çamurla beslenerek kalası var.
''Benden var olanı düşünüp durmak yerine eksik olanı aramam gerek, gerçi hala bende noksan olanın ne olduğuna karar vermedimse de bunu aramaya şimdi başlayabilirim, belki de ararken tahmin ederim.''