“Ey sufi elbisesi giyen, onu önce içine giy, sonra nefsine, sonra bedenine!
Zühdün ilki buradan başlar.
Yani içten, dışa dogru süzülür.
Dıştan içe pek geçmez. Bir insanın iç alemi temiz olunca kalbi nurla dolar;
oradan nefsine, duygularına, yemesine, içmesine ve diğer hâllerine de tesir eder.
Önce evin içini yap.
Kapısını sonra takarsın. Iç yapılmadan dışın yapılmasında hayır yoktur.
Yaratıcı olmadan yaratılmış olmaz,
ev olmayan yerde kapı da olmaz.
Harap olmuş yere kilit asan olmaz.
Ahiret olmayan yerde dünya da olmaz.”
Abdülkâdir Geylânî
“Sizi uzlet temizler.”
Uzlet bir ibadettir.
Uzlet sizden önce gelenlerin âdetiydi.
Uzletin tasavvufi mânâsı, kalbe yalnız Allah sevgisi koymak, ona sızacak yersiz bir şey olursa hemen ondan kaçmaktır.
“Bir anlık hareketi, seni memnun etmeyenin öğüdü faydasızdır,
ilmi ile âmil olanın bütün hâlleri faydalıdır.
Hem kendisi, hem de başkası için.”
Abdülkâdir Geylânî
Tasavvuf bir gönül terbiyesi ve Abdulkâdir Geylanî o gönül terbiyecilerinden birisi.
Bize deryaya dalıp çıkardığı incileri dağıtıyor.
Gönül meydanında, bir gönül eri elinde tuttuğu incilere talip birilerini arıyor.
Almak nasip, bulmak nasip, olmak nasip işi…
Tasavvufun önde gelen isimlerinden
Abdülkâdir Geylânî’nin eserlerinden derlenen bu Kitap gönlüme çok iyi geldi.
Kesinlikle tavsiye ediyorum.
Enes adında, 28 yaşında bir genç vardı, otizmliydi ve en büyük tutkusu üzümlü kek yapmaktı.
Konuşamıyor fakat iyi gözlemliyordu.
Hayatı hissederek, severek yaşıyordu.
Fakat insanların mutsuz ve kötü olduğu bu dünyayı anlamakta zorluk çekiyor,
hep sorguluyordu.
Bir kez olsun Enes’in gözünden bakmak isterdim Dünyaya..
Bu Kitabı okuduktan sonra hayata bakış açınız değişecek adeta.
Yaşamı dolu dolu içinize çekmek istiyecek ve sahip olduklarınıza daha çok şükredeceksiniz…
Aşkım Kapışmak bu Romanı ile yüreğime dokundu, umarım okuyanlar için de aynı etkiyi yaratır.
Çok, çok, çok güzel bir Kitaptı.
Sayın cumhurbaşkanımız’ın kaleme aldığı bu Kitabın sürdürülebilir ve adil bir dünya için Birleşmiş Milletler'e düşen görevlere değinir.
Kitapta;
adaletsizlik, yolsuzluk, mülteci krizi, dünyanın Orta Doğu'da yaşananlara seyirci kalması, uluslararası terörizm ve İslamofobi başta olmak üzere küresel sorunlara değiniliyor.
Umarım okuyanlar anlamak için okurlar,
yargılamak için değil.