Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
VAHYİ ANLAMAYA ÇALIŞ
Muhkem vahyi bilgiye ulaşamadığı halde hanifler gibi adil olanı arayan kişi, fıtratın ve eşyanın kanunlarını arıyor demektir. Hz. İbrahim'in ay ve güneş kıssasına bu açıdan da yaklaşılabilir. İnsanın yaratılışındaki, türeyip-yayılan canlılardaki veya nefislerimizdeki ibretlere dikkat çeken ayetleri de bu çerçevede değerlendirebiliriz.7 İnsanın ve
Evrenin Yaratılışındaki Adalet
Varoluşun anlamlı olabilmesi için sonsuzluğun ve yüksek, büyük bir egonun olması gerekmektedir. Büyük ego ve sonsuzluk varsa, varoluşa ilişkin her şey yerli yerine oturacaktır. Ancak sonsuzluğu ve bir dış gücü kabul etmediğimiz takdirde evrende her şey bir kaosa dönüşecektir. Çünkü evrende büyük bir enerji vardır ve bizler bu büyük enerji içinde yer almaktayız. Buna rağmen, her an her şey olabilir. Çünkü kaos teoreminde her an her şeyin alt üst olabilme ihtimali vardır. Böyle ince işleyen bir orkestrada, orkestra şefini kabul etmezsek, bozuk bir sesin her an her şeyi bozabileceğini de kabul etmemiz gerekir. Eğer orkestranın kendi kendine kontrolsüz bir şekilde çaldığını düşünürsek, her an bir kaos yaşanması ihtimali vardır. Belirsizlik teorisi bu sebeple anlamlıdır. Bir kelebek, evrende rüzgarın yönüne göre ilimleri değiştirebilir. Düzen, binlerce seneddir bu şekilde sürdüğüne göre bir dış güç, hareketlere müdahale ederek sistemdeki büyük dengeyi bozacak bir şeyin yapılmasına izin vermemektedir. Onun bu kadar muntazam bir şekilde işlemesi tevhidi göstermektedir.
Reklam
Evrenin Yaratılışındaki Adalet
Evrende her şey bir sebebe bağlanmıştır. İnsanın değeri de sebepleri algılamasına göre değişkenlik gösterir. Yapılan bir çalışmada, katılımcılara ellerinde bulunan kitapların çok kıymetli olduğu ve hatta harflerin altın ve gümüşle yazıldığı söylenmiştir. Daha sonra, katılımcılardan bu kitabı okumaları istenmiş ve kitap hakkında yazacakları rapora göre sınıfı geçip geçmeyeceklerinin belli olacağı bildirilmiştir. Katılımcılardan bazıları kitabın yaldızına bakmış, kimileri ise nasıl yazıldığını anlamaya çalıştığı halde yazıyı okumamıştır. Evrenin niçin var olduğunu unutup, nasıl var olduğunu araştırmayı önemli bulan kişiler, yaptıklarının amaca uygun olmadığını fark edememişlerdir. Bu kişiler kitabın dış görünüşüyle ilgilense de, asıl olan kitabın verdiği mesajdır...
Evrenin Yaratılışındaki Adalet
Akıl yürütme yöntemlerine göre değerlendirdiğimizde, evrendeki kötülüklerin varoluşunun haklı ve mantıklı sebeplerinin olduğunu görebiliriz. Çünkü varoluş, yalnızca içinde bulunduğumuz anı kapsamaz, aynı zamanda bir sonsuzluk da vardır. Eğer sonsuzluk olmasaydı büyük bir haksızlık söz konusu olurdu. Bazı insanların doğumdan itibaren sakat ve kusurlu olmaları bize yarışın adaletsiz başladığını düşündürebilir. Fakat insanı değerli kılan şey amaca uygun olarak davranması ise, yaratılıştaki eksiklik kendisi için avantaja dönüşebilir. Şayet insan amacını şaşırmazsa, onun eksikliklerle dünyaya gelmesi adaletsizlik olmayacak; hedefe giderken farklı bir metot seçmesi gerektiğini gösterecektir. En sonunda saflaşma ve olgunlaşma içerisinde o da diğer insanlarla eşitlenecektir. İnsanlar, niyet ve çabalarıyla hayatın sonundaki noktaya ulaşırlar
Evrenin Yaratılışındaki Adalet
Bazı insanların doğumdan itibaren sakat ve kusurlu olmaları bize yarışın adaletsiz başladığını düşündürebilir. Fakat insanı değerli kılan şey amaca uygun olarak davranması ise, yaratılıştaki eksiklik kendisi için avantaja dönüşebilir. Şayet insan amacını şaşırmazsa, onun eksikliklerle dünyaya gelmesi adaletsizlik olmayacak; hedefe giderken farklı bir metot seçmesi gerektiğini gösterecektir. En sonunda, saflaşma ve olgunlaşma içerisinde o da diğer insanlarla eşitlenecektir. İnsanlar, niyet ve çabalarıyla hayatın sonundaki noktaya ulaşırlar.
Sayfa 80