Bu kitap beni derinden etkiledi ama filmini kitabından daha çok beğendim. Baş karakterimiz Hazel Grace tiroid kanseri, bunun için destek programına annesinin zoruyla gidiyor. Ve orada beyin tümörüyle savaşmış ve bu yolda bir bacağını kaybetmiş olan Augustus Waters ile tanışıyor. Akciğer tedavisi için hastaneye yatırılan Hazel’in yanından ayrılmayan Augustus, Hazel’in çok istediği bir hayali gerçekleştirmek için onunla birlikte yola çıkar. Amsterdam’a gidip Peter Van House’yi bulmaya çalışacaklardır. Evet neler olduğunu öğrenmek istiyorsanız kitabını okuyup, filmini izleyebilirsiniz. Sonunda hüngür hüngür ağladığım bir kitaptı, size de şiddetle tavsiye ederim.