Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
MUSTAFA KEMAL PAŞA HAKKINDA OKUMANIZI ÖNERDİĞİM BAZI KİTAPLAR
1) Nutuk 2) Şevket Süreyya Aydemir - Tek Adam (3Cilt) 3) Fabio L.Grassi - Atatürk 4) Falih Rıfkı Atay- Çankaya 5) Falih Rıfkı Atay- Atatürk Ne İdi ? 6) Falih Rıfkı Atay- Babanız Atatürk 7) Falih Rıfkı Atay- Atatürkçülük Nedir ? 8) Falih Rıfkı Atay- Mustafa Kemal'in Ağzından Vahdettin 9) Falih Rıfkı Atay- Mustafa Kemal'in Mütareke Defteri 10) Yakup Kadri Karaosmanoğlu- Atatürk 11) Lord Kinross- Atatürk, Bir Milletin Yeniden Doğuşu 12) Emre Kongar- Devrim Tarihi ve Toplum Bilinci Açısından Atatürk 13) Atilla İlhan-Hangi Atatürk 14) Klaus Kreiser- Atatürk 15) Andrew Mango- Atatürk / Modern Türkiye’nin Kurucusu 16) Taha Akyol - Ama Hangi Atatürk 17) İlber Ortaylı- Atatürk Anı-Hatırat tarzı okumak isteyenler olur ise ileti altına yazabilirler. Yardımcı olmaya çalışırım.
Dipnot:16
...öteki Hristiyan milletler-muzaffer oldukları için- Türk egemenliğine karşı ayaklandıklarını gururla anıyorlar. Oysa Ermenilerin benzer bir teşebbüse giriştikleri, Ermeni ve Batılı tarihçilerin çoğunluğu tarafından saklanmaktadır. Bunların tezlerini kabul etsek Ermeniler Osmanlı İmparatorluğu'nun cemaatler arasında Türk siyasi egemenliğinden ve bir ölçüde de bizzat Türklerden kurtulmayı düşünmemiş olan tek önemli cemaat idi. Bu yadsıma Türklere "hak vermemek kaygısından" ve Ermeni yıkımını mümkün olduğunca gerçekle hiç ilgisi olmayan bir ideolojiye( Turancılık) bağlı bir projeyi uygulama gibi gösterme çabasından doğar. Ama bu kaygı inanması zor bir tablo yaratır.
Sayfa 63 - DK
Reklam
Huzurlu dönemlerde sessiz çoğunluklar öne çıkarlar... ama buhran dönemlerinde kararlı, kamçılanmış, hırslı ve ideolojik olarak bilenmiş azınlıkların sesi duyulur.
Sayfa 35 - DK
1910 yazında askeri görevine dönen Mustafa Kemal Fransa'nın o yıl yapacağı askeri tatbikatı izlemek üzere davet edilen delegasyona üye seçildi. Delegasyon içinde Selanik'te üstü olan topçu Ali Rıza Paşa ve Arnavut binbaşı Selahattin de vardı. Fethi(Okyar) onları Paris'te beklemekteydi. Atatürk, sınırı geçer geçmez fesini çıkarttığını ve İstanbul'dan satın aldığı Batı tarzı bir şapkayı giydiğini anlatır. Fes aslında sarık karşıtı olarak Batılı bir yaklaşım amacıyla II. Mahmud zamanında giyilmişti ama 1910 yılının Mustafa Kemal gibi düşünen Türkleri için utanç verici bir geri kalmışlık işaretiydi. Öteki binbaşı çıkıştı:" Biz saye-i şahanede birinci mevki ile seyahat ediyor ve devleti temsil ediyoruz. Osmanlılığımız, Müslümanlılığımız belli olmalıdır," Ne var ki, kısa bir süre sonra tren Sırbistan'da bir istasyonda durunca Selahattin'i gören bir çocuk, "Tuh, Türk!" diye bağırıvermişti ve o da çantasından çıkardığı kasketi başına yerleştirivermişti. Andrew Mango, Mango'nun kaynağı: Uluğ İğdemir, Atatürk'ün Yaşamı( Cilt 1 1881-1918, s. 21-22)
Sayfa 81 - DK
19 ve 25 Şubat 1915 günleri Fransız- İngiliz donanması boğazın (Çanakkale) girişindeki sahil bataryalarını bombalamaya başladı ve karaya çıkmak için ilk denemede bulundu. O çarpışmada Mehmet adındaki bir çavuş tüfeğindeki kurşun bitince düşman bir bahriyeliye taşlarla saldırdı. Mustafa Kemal'in sonradan....yarattığı bir adla Mehmetçik bugün hala Türk askerinin simgesel adıdır.
Sayfa 115 - DK
Atatürk.
En çok kuvvetli olmak demek; " ma'nen, ilmen, fennen, ahlaken kuvvetli olmak" demektir. Askeri kuvvet en sonda gelir. Bugünkü topluluklar içinde insan olarak yer alabilmek için elbette silah elde olmak yeterli değildir.
Sayfa 153 - DK
Reklam
Dipnot 7.
Bir ölçüde İngiltere'nin diplomatik yalnızlığı Mustafa Kemal'in akıllı politikasının sonucudur. Akıllı Ankara rejimi İtilaf Devletleri'nin aralarında çelişkili çıkarlarından yararlanarak onları karşı karşıya getiren zekice bir oyun oynadı. -Fromkin-
Sayfa 230 - DK
Anadolu, Rusya değildir, ama çok geniştir ve işgalcilere karşı kaba davranır.
Sayfa 242 - DK
Aralov'dan Lenin'e...
Mustafa Kemal Paşa, tabii ki sosyalist değildir. Ama, görülüyor ki iyi bir teşkilatçı. Kabiliyetli bir lider, milli burjuva ihtilalini idare ediyor. İlerici, akıllı bir devlet adamı.....O, istilacılara karşı bir kurtuluş savaşı yapıyor..... Ona, yani Türk halkına yardım etmemiz gerekiyor. İşte, sizin işiniz budur. Türk hükümetine, Türk halkına saygı gösteriniz. Büyüklük taslamayınız. Onların işlerine karışmayınız. -Semyon Ivanoviç Aralov, Bir Sovyet Diplomatın Hatıraları 1922-23, s. 38
Sayfa 246 - DK
Yunan romantiği Lloyd George.
"tarafsız bölge"ye kadar bütün Anadolu'yu düşmandan temizledi..... Lloyd George ve Sömürgeler Bakanlığı müstaşarı olan Churchill, İstanbul'u ve Boğaz'ı gerekirse silahlarla korumak istiyorlardı. Lyoyd George için mesele artık her şeyden öte kişisel bir olay haline gelmişti: " Kahrolası" Mustafa Kemal onun şöhretini ve meslek hayatını mahvediyordu. Başbakanın Türkiye politikasını hiçbir zaman savunmamış olan Churchill içinse belki (Gelibolu için) ortada kişisel nedenler olabilirdi ama onda , aynı zamanda İngiltere için bölgesel bir başarısızlığın boyutlarını aşan, vahim bir yenilginin yaratıldığının bilinci, en azından hissiyatı vardı. Lloyd George İngiliz sömürgelerine seferberlik emri verdi ama Yeni Zelanda ve Kanada'nın parçası Newfoundland dışındakiler boyun eğmeyi reddettiler; Güney Afrika yanıt bile vermedi...
Sayfa 261 - DK
Reklam
1 Aralık 1922 tarihinde ılımlı muhalifler, zekice olmayı hedefleyen pek beceriksizce bir numarayla onun ayağını kaydırmaya çalışmışlardı. Mustafa Kemal gibi o günkü ülke sınırları dışında doğmuş olan ve gene bu sınırlar içinde sabit bir ikametgahı bulunmayanların beş yıl boyunca seçilme hakkı olmaması gerektiği önerisini getirmek istemişlerdi. Atatürk kürsüye çıktı, kendi başarılarını sıraladı ve önerinin gerçek amacını yüzlerine sertçe haykırdı. Grup başkanı Hüseyin Avni(Ulaş)..... ATATÜRK'ÜN İKAMETGAHININ " HEPSİNİN YÜREĞİNDE" olduğunu ifade etti. Bu açıklamadan sonra da, öneri reddoldu.
Sayfa 272 - DK
Açıklama budur...
Atatürk 1933 yılında ünlü" Onuncu Yıl Söylevi"nin sonunda Cumhuriyet kültürünün taşıyıcı sütunlarından biri olarak kalacak olan ünlü sloganını dile getirdi : NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE!" Türküm diyene, yani "Türk olana"değil, "Türk olduğunu söyleyene." Mustafa Kemal Paşa'nın görüşüne göre, Türk olmak herkese açık bir ayrıcalıktır. Bu IRKSAL değil KİMLİKSEL özelliklere dayanan bir olgudur. Örneğin. Çerkezler, Milli Mücadele'ye hem niteliksel hem de niceliksel olarak büyük destek vermişlerdir.Ve hiç kimse aynı zamanda Çerkez olmasının daha az Türk olmak anlamına geldiğini ne eskiden düşündü, ne de bugün düşünür.
Sayfa 275 - DK
Atatürk- İzmir İktisat Kongresi...
Geçmişte, Tanzimat döneminden sonra yabancı sermaye, üstün hakları olan bir yere sahipti. Devlet ve hükümet, yabancı sermayenin jandarmalığından başka bir şey yapmamıştır. Her uygar ülke gibi Türkiye bunu uygun bulmaz.....Yeni ekonomik düzen, yabancılar yararına değil, millet yararına olmalıdır. Yabancılarla eşit şartlar altında işbirliği yapılabilir.
Sayfa 282 - DK
Atatürk, Konya, 1923.
"Gücümüz zayıfladığında bizi aşağıladılar ve gururumuzu kırdılar. Anladık ki suçumuz kim olduğumuzu unutmuş olmamızdır. Dünyanın bize saygı göstermesini istiyorsak, en önce bizim kendi kimliğimize ve milliyetimize saygı göstermemiz gereklidir(...) Kendi milli kimliğini bulamayan bir milletin, ötekilerin avı olacağını unutmamalıyız."
Sayfa 286 - DK
144 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.