...Latinler fırtınaya denizde insanın başına gelen kötü şey diyorlar ve bunu fıtrattan biliyorlar. Sonra biz o kelimeyi dilimize alıyoruz ve fırtına diyoruz. Yani fırtınanın içinde kader saklı Fantom. Kader! Fenizde ya da karada fark etmiyor. Fırtına, bir eser, hepimizin hayatını yerle bir eder.
Reklam
"Hayali kum saatti çevirdim. Vereceği cevabın doğruluğu akan kumların ne kadar büyük bir tepecik oluşturacağıyla doğru orantılıdıydı."
Sayfa 370Kitabı okudu
"Bir deli, daha çok delirebilir miydi? Bu koca bir denize bir bardak su dökmeye benziyordu."
Sayfa 129Kitabı okudu
Mesele gelip dolaşıp modern-tıp anlayışına dayanıyor. Çünkü : “Ağrı” tıbbi teknik terim haline dönüştürüldü. Çaresi ilaçtı. İnsanın kendisinin ağrıya karşı mücadele etme direnci unutturuldu, görmezden gelindi. İlaç ya da cerrahi girişimlerle ağrıya müdahale şarttır. Oysa “Fantom ağrısı” denen hayalet ağrı var. Tamamen beyinde oluşan bir ağrı. Başıma geldi, inanılmaz bir boyun ağrısıyla hekime gittim, bu testi sonucu ilaç kullanmadan ağrı dan kurtuldum…
Sayfa 371Kitabı okudu
"Eğer bir ülkede zengin olan kişiler yalnızca ülkeyi yönetenlerden ibaretse, sömürülen taraf halkın kendisidir."
Sayfa 182Kitabı okudu
Reklam
472 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.