Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Faruk Nafiz Çamlıbel
Açlarla güreşmeği büyük bir zafer sayan, Kafkasya-dağları'nda çığ gibi yuvarlanan Düşman üç ay içinde girmişti Erzurum 'a, Canlar dayanmıyordu bu uğursuz duruma. El-oğlu geziyordu sevinçle Erzurumda, Dağları biz yarattık gibi hepsi kurumda. Hepsi de mala, cana, nâmûsa el atıyor, Türk gözüne bu hâller diken gibi batıyor. Birgün geldi
Tasavvur, aklın kurucu öznesi, düşüncenin ana rahmidir.
Reklam
“Onun dudaklarından yıllarca tek bir sohbet işitmedim. Hep derin denizler kadar heybetli bir sükût dinledim ondan. Sanki durgun ve derin bir ummanın kıyısına varmıştım. Derinliklerinde gönül ve hikmet incilerinin gülümsediği bir deniz bulmuştum. Hayatın hiçbir kasırgası, hadiselerin hiçbir fırtınası onu dalgalandırmıyordu. O zaman anladım ki, susmak bir cüsse işi. Derin denizlerin işi. Sığ suları en hafif rüzgâr bile coşturabiliyor. Derin denizleri ise ancak derin sevdalar… Anladım ki, derin ve esrarengiz olan her şey susuyor.”
O zaman anladım ki, susmak bir cüsse işi. Derin denizlerin işi. Sığ suları en hafif rüzgârlar bile coşturabiliyor. Derin denizleri ise ancak derin sevdalar... Anladım ki, derin ve esrarengiz olan her şey susuyor.
Orhan Deniz, "eğer dünyaya gel mişsen başına bir hâl gelmiş demektir. İşte o hâlin ilmini bil men gerekir" demis…
Reklam
Ama ortada inkârı imkansız bir vaka var: İnsanlık bedbaht. İnsanlığın ruhu aç...
Sayfa 239 - EşikKitabı okudu
Gel ha gönül havalanma, Engin ol gönül, engin ol.
Sayfa 190 - EşikKitabı okudu
Sabret gönül, şurada karşı kıyıya ne kaldı? Bu dünya zindanına muvakkaten mahkumsun, şükret ki müebbeden değil!... Sabret gönlüm, yol çok uzun değil, çoğu gitti azı kaldı.
Sayfa 178 - EşikKitabı okudu
Unutma ey gönül, burası dünya... Sefası da fani, cefası da...
Sayfa 178 - EşikKitabı okudu
Reklam
Sus ve dinle ey gönlüm, sus ve dinle...
Sayfa 175 - EşikKitabı okudu
Ey gönlüm!
Tohum toprağın derinliklerinde sabra mahkûm; sen dünya denen şu çileler, elemler, ayrılıklar, hasretler yurdunda...
Sayfa 175 - EşikKitabı okudu
Şu âlemde her şey, bir şey söyler insana. Her şeyin derininde konuşan bir lisan var sanki.
Sayfa 149 - EşikKitabı okudu
Bu ruh, bu medeniyetle barışamıyor...
Sayfa 147 - EşikKitabı okudu
Söylediğimiz söz ya canımıza dağ, ya boynumuza bağ oluyor. Söylemediklerimizin hakimi olmaktansa, söylediklerimizin kölesi oluyoruz.
Sayfa 133 - EşikKitabı okudu
YUNUS EMRE!!!
Söz ola kese savaşı, söz ola bitire başı Söz ola ağulu aşı, bal ile yağ ede bir söz.
Sayfa 132 - EşikKitabı okudu
133 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.