Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
GAZZE'DEN SONRA ŞİİR YAZMAK MÜMKÜN MÜ? Modern Batı düşüncesinin şekillenmesindeki en önemli olay Yahudi Soykırımı, özel adı ile Holokost’tur. Felsefeden tarihe, sanattan sosyolojiye kadar hemen her disiplini “Holokost’tan önce ve Holokost’tan sonra”diye tasnif etmek mümkündür. Hatta fen bilimleri için bile durum aşağı yukarı
Defne Ormanı
Köle sahipleri ekmek kaygusu çekmedikleri için felsefe yapıyorlardı, çünkü Ekmeklerini köleler veriyordu onlara; Köleler ekmek kaygusu çekmedikleri için Felsefe yapmıyorlardı, çünkü ekmeklerini Köle sahipleri veriyordu onlara. Ve yıkıldı gitti Likya. Köleler felsefe kaygusu çekmedikleri İçin ekmek yapıyorlardı, çünkü Felsefelerini köle sahipleri veriyordu onlara; Felsefe sahipleri köle kaygusu çekmedikleri İçin ekmek yapmıyorlardı, çünkü kölelerini Felsefe veriyordu onlara. Ve yıkıldı gitti Likya. Felsefenin ekmeği yoktu, ekmeğin Felsefesi. Ve sahipsiz felsefenin Ekmeğini, sahipsiz ekmeğin felsefesi yedi. Ekmeğin sahipsiz felsefesini Felsefenin sahipsiz ekmeği. Ve yıkıldı gitti Likya. Hala yeşil bir defne ormanı altında.
Melih Cevdet Anday
Melih Cevdet Anday
Reklam
Edmund Husserl
"Felsefe ile şiir en derindeki kaynaklarında birbirlerine bağlıdır ve ruhta gizli bir yakınlığa sahiptirler."
Defne Ormanı
Köle sahipleri ekmek kaygusu çekmedikleri için felsefe yapıyorlardı, çünkü Ekmeklerini köleler veriyordu onlara; Köleler ekmek kaygusu çekmedikleri için Felsefe yapmıyorlardı, çünkü ekmeklerini Köle sahipleri veriyordu onlara. Ve yıkıldı gitti Likya. Köleler felsefe kaygusu çekmedikleri İçin ekmek yapıyorlardı, çünkü Felsefelerini köle sahipleri veriyordu onlara; Felsefe sahipleri köle kaygusu çekmedikleri İçin ekmek yapmıyorlardı, çünkü kölelerini Felsefe veriyordu onlara. Ve yıkıldı gitti Likya. Felsefenin ekmeği yoktu, ekmeğin Felsefesi. Ve sahipsiz felsefenin Ekmeğini, sahipsiz ekmeğin felsefesi yedi. Ekmeğin sahipsiz felsefesini Felsefenin sahipsiz ekmeği. Ve yıkıldı gitti Likya. Hala yeşil bir defne ormanı altında.
Melih Cevdet Anday
Melih Cevdet Anday
Felsefe ~ Şiir
— Felsefeyle özellikle şiiri bir hayli yakın buluyorsunuz. Şiiri ayrıcalıklı kılan ne? Oruç Aruoba: “Yakın” değil, neredeyse özdeş buluyorum. Şiir, felsefe için, tek ayrıcalıklı sanattır—bütün öteki sanat dallarını teker teker ve birlikte ele alıp, “genel” sanat içinde nasıl yanyana bulunduklarını ortaya koyabilince, şiir hep ayrı durur—hepsinin altında ya da üstünde, ama yanında değil... Şöyle: her bir sanat dalı kendine özgü “malzeme”siyle—kağıt, çizim, renk, taş, ses, vb— anlam kurar; oysa şiir anlamla anlam kurar—malzemesi de ürünü de anlamdır. Tabiî ki dili—sözcükleri ve tümceleri—kullanır; ama, bunlarla—onların anlamlarıyla—kurduğu, başka, yeni bir anlamdır. Kendine ‘verilmiş’ olan ‘doğal’, ‘gündelik’ dil içinde varolan, işleyen anlam birimlerini yeni bağlantılar içinde işleyerek, daha önce varolmayan anlam bütünlükleri kurar, yaratır. —Haydi bir küçük örnek: “duman”ın da “dağ”ın da ne anlama geldiğini biliriz; ya, bir dizede “dumanlı dağlar” kuruluşu geçince, ne anlarız—şair ne demektedir?.. •Kaan Özkan, Notos Edebiyat Dergisi, Ağustos-Eylül 2010
Deniz Sarıtop Hayatı
Deniz Sarıtop, gerçek adıyla Deniz Sarıtop, Kürd filozof, şair ve yazardır. 5 Mart 1982 tarihinde Türkiye’nin Diyarbakır iline bağlı Kulp (Pasur) ilçesi Karabulak köyünde doğdu. Şiirleri felsefe bağlamında uyanış, bilinç ve aydınlanmanın bir karışımını yansıtır. Deniz Sarıtop’un şiirleri sadece kelimelerin birikimi değil, ifade edilmek istenen düşüncenin bütünlüğünü temsil eder. Bir cümlede şöyle der: “Şiir sadece kelimelerin toplamı değil, ifade edilmek istenen düşüncenin arkasındaki tutarlılıktır.” Ayrıca, “Şiirim bütün dünyayı kapsar” ifadesini kullanır. Şiirleri sıkça “Bilim-Felsefe” teması etrafında döner ve bilimsel ve felsefi kavramları hikayelerine ustalıkla entegre eder. Doğru sonuçlara ulaşmayı amaçlayan eğitmenlere bilgelik aktaran bir üniversite rolünü etkili bir şekilde üstlenir. Erken dönem şiirleri Esmer, Kaldıraç, Doğu Edebiyatı, EkinSanat, DüşünBil, Havuz, Herşeye Karşın, Güney, Afrodisyas Sanat, Ay Dili, Hâr, Mahsusmahal, Ozan Ağacı ve Anafilya gibi çeşitli edebiyat dergilerinde yayımlandı. Bazı şiirleri ve alıntıları yabancı dillere çevrildi ve uluslararası edebiyat antolojilerinde yer aldı . Deniz Sarıtop’un şiir kimliği sınırları aşar, okuyucuları gerçekliğin özüne bakmaya, karanlıkla yüzleşmeye ve kendi bakış açılarını tanımlamaya davet eder. Eserleri okuyucularla rezonansa girer, gerçekliğin özünü gösterir ve özgürlüğün kapısını aralar.
Reklam
Deniiz Sarıtop Kimdir
Deniz Sarıtop, gerçek adıyla Deniz Sarıtop, Kürd filozof, şair ve yazardır. 5 Mart 1982 tarihinde Türkiye’nin Diyarbakır iline bağlı Kulp (Pasur) ilçesi Karabulak köyünde doğdu. Şiirleri felsefe bağlamında uyanış, bilinç ve aydınlanmanın bir karışımını yansıtır. Deniz Sarıtop’un şiirleri sadece kelimelerin birikimi değil, ifade edilmek istenen düşüncenin bütünlüğünü temsil eder. Bir cümlede şöyle der: “Şiir sadece kelimelerin toplamı değil, ifade edilmek istenen düşüncenin arkasındaki tutarlılıktır.” Ayrıca, “Şiirim bütün dünyayı kapsar” ifadesini kullanır. Şiirleri sıkça “Bilim-Felsefe” teması etrafında döner ve bilimsel ve felsefi kavramları hikayelerine ustalıkla entegre eder. Doğru sonuçlara ulaşmayı amaçlayan eğitmenlere bilgelik aktaran bir üniversite rolünü etkili bir şekilde üstlenir. Erken dönem şiirleri Esmer, Kaldıraç, Doğu Edebiyatı, Ekin Sanat, DüşünBil, Havuz, Herşeye Karşın, Güney, Afrodisyas Sanat, Ay Dili, Hâr, Mahsusmahal, Ozan Ağacı ve Anafilya gibi çeşitli edebiyat dergilerinde yayımlandı. Bazı şiirleri ve alıntıları yabancı dillere çevrildi ve uluslararası edebiyat antolojilerinde yer aldı . Deniz Sarıtop’un şiir kimliği sınırları aşar, okuyucuları gerçekliğin özüne bakmaya, karanlıkla yüzleşmeye ve kendi bakış açılarını tanımlamaya davet eder. Eserleri okuyucularla rezonansa girer, gerçekliğin özünü gösterir ve özgürlüğün kapısını aralar.
‘Bir yandan bilim ve bilim felsefesi, algılanan dünyanın bulgulanışına bu yolla kapı açarken, öbür yandan resim, şiir ve felsefe de kendilerine tanınan ortama sağlam adımlarla girdi ve dışarıdan, algımızın alanında göründükleri halleriyle şeyler için, uzam İçin, hayvanlar ve dahası insan İçin son derece zamanımıza özgü yepyeni bir görünüm sundular bize.’ Algılanan Dünya Maurice Merleau-Ponty
Deli olduğumu söylüyorlar. Ama aynaya baktığımda ne görüyorum? Bana bakan adam pek çok şeye benziyor ama bir deli değil. Bazen bir ozan görüyorum. Bir de felsefe görüyorum. Bilgiyi elde etmek, kullanmak ve onu gerçeğe uygulamak. Bir girişimci mutlaka vardır. Yaratıcı bir şekilde yaratıcı çözümler bulmak ve bunları takip etme isteğine sahip olmak. Belki tarhana gibiyim. Benzersiz bir şekilde dizilmiş malzemelerin karışımı, Yine de bir arada mükemmel bir karışım.
Din
Kaydedilen ilk din eski Mezopotamya diniydi. Mezopotamya halkı dünyanın geniş bir boşlukla, yani cennetle çevrelenmiş düz bir disk gibi olduğuna inanıyordu. Ayrıca evrenin uçsuz bucaksız bir denizden doğduğuna, suyun yukarıda, aşağıda, yanlarda her yerde olduğuna inanıyorlardı. Üstelik Mezopotamya'nın dini çok tanrılıydı. Yukarıdaki inançlar
Reklam
Mantığın diğer kısımları
- Cedel (Diyalektik) Bu, yaygın olarak bilinen öncüllerden oluşan kıyastır. - Hatâbe (Retorik) Bu, kendisine güvenilen bir kişiden alınıp kabullenilmiş yahut tahmine dayalı öncüllerden oluşan kıyastır. - Şiir (Poetik) Ruhun rahatlamasına veya sıkılmasına yol açan öncüllerden oluşan kıyastır. - Mugâleta (Sofistik) Bu, gerçeğe benzer veya yaygınlık kazanmış sahte yahut kuruntu ürünü yalan/yanlış öncüllerden oluşan kıyastır.
1.081 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.