Melih Cevdet Anday

Melih Cevdet AndayTeknenin Ölümü yazarı
Yazar
Çevirmen
8.1/10
1.223 Kişi
5,5bin
Okunma
919
Beğeni
47,6bin
Gösterim

Melih Cevdet Anday Kimdir?

Melih Cevdet Anday (13 Mart 1915, İstanbul - 28 Kasım 2002, İstanbul), şair, tiyatro oyunu, roman, deneme, makale yazarı. Lise arkadaşları Orhan Veli ve Oktay Rifat'la birlikte ortaya çıkardıkları Garip Akımı ile Türk şiirindeki yenilenmeyi başlatmıştır. Kolları Bağlı Odysseus ile kendine özgü felsefi şiir akımını başlatmış, Garip Akımı`ndan ayrılmıştır. UNESCO'nun Courrier dergisi, 1971 yılında onu Cervantes, Dante, Tolstoy, Unamuno, Seferis ve Kawabata düzeyinde bir edebiyat adamı olarak gördüğünü açıklamıştır. İstanbul'da doğan Melih Cevdet Anday'ın çocukluğu Kadıköy Bahariye'de geçti. Ortaokula kadar İstanbul'da eğitim gördü. Liseyi ise Ankara'da, Gazi Lisesi'nde tamamladı. Lisede okuduğu sırada, Orhan Veli ve Oktay Rifat ile tanıştı. Liseyi bitirdikten sonra bir süre Hukuk Fakültesi'ne devam etti. Daha sonra Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi'ne kaydoldu. Ancak Devlet Demiryolları'nda memur olarak çalıştığı için öğrenimine devam edemedi. Çalıştığı kuruluş tarafından sosyoloji öğrenimi görmek için Belçika'ya gönderildi. Ukde isimli şiiri 1936'da Varlık Dergisi'nde yayımlandı. Bunun ardından şiirleri Ses, Yaprak, Yeditepe, Papirüs, Yeni Ufuklar, Yeni Dergi, Soyut, Ataç, Dönem, Yön gibi dergilerde yayınlandı. Orhan Veli ve Oktay Rifat ile birlikte 1941 yılında Garip isimli şiir kitabını çıkardı. Hasan Âli Yücel'in tavsiyesi ile Milli Eğitim Bakanlığı Neşriyat Müdürlüğü'ne memur olarak atandı. 1946 seçimleriyle birlikte bakanlığın el değiştirmesi sonrasında önce yeniden askere alındı, sonra Konya'ya atandı. Ancak bu atama daha sonra geri alındı. Anday, bir süre sonra bu görevinden ayrılarak İstanbul'a döndü. 1953-1954 yılları arasında Akşam Gazetesi'nin edebiyat ve sanat sayfasını hazırladı. Fikirleri sebebiyle işten çıkarıldı. Doğan Kardeş Yayınları'na geçti ve çeviriler yaptı. Buradaki görevinden de aynı sebeple ayrılmak zorunda kaldı. 1958'den itibaren Tercüman, Büyük Gazete, Yeni Tanin ve İkdam'da kendi adıyla ve çeşitli takma adlarla denemeler ve makaleler yazdı, tefrika romanlar yayınladı. 1960'ta Nadir Nadi'nin desteğiyle Cumhuriyet'te köşe yazıları yazmaya başladı. Bu gazetedeki yazılarını 1997'ye kadar sürdürdü. 1956'da yayınladığı Yanyana isimli şiir kitabı, 142. maddeye aykırı olduğu gerekçesiyle 1964'te yasaklandı. Anday gerek şiir kitaplarıyla, gerekse daha sonraları yöneldiği roman ve tiyatro alanlarındaki yapıtlarıyla birçok ödül aldı. Anday, İstanbul Belediye Konservatuarı Tiyatro Bölümü'nde diksiyon, özel bir tiyatro okulunda mitoloji dersleri verdi. 1964-1969 yılları arasında TRT'de yönetim kurulu üyeliği, 1979-1980 yıllarında da Paris'te eğitim müşavirliği görevlerinde bulundu. Solunum ve böbrek yetmezliği tanısıyla Marmara Üniversitesi Koşuyolu Hastanesi'ne kaldırılan Melih Cevdet Anday, 28 Kasım 2002'de 87 yaşındayken vefat etti. Büyükada mezarlığında toprağa verildi. Takma Adları Anday, eserlerinde kendi adı haricinde şu takma adları da kullanmıştır: Yaşar Tellidede, Niyaz Niyazoğlu, A. Mecdi Velet, M. C. A., H. Mecdi Velet, Yaşar Tellidere, Gani Girgin, Zater, Yaşar Tellioğlu.
Unvan:
Şair, Tiyatro Oyunu, Roman, Deneme, Makale Yazarı
Doğum:
İstanbul, Osmanlı İmparatorluğu, 13 Mart 1915
Ölüm:
İstanbul, Türkiye, 28 Kasım 2002

Okurlar

919 okur beğendi.
5,5bin okur okudu.
90 okur okuyor.
2.789 okur okuyacak.
52 okur yarım bıraktı.

Melih Cevdet Anday Sözleri ve Alıntıları

Tümünü gör
"Parçalanıyordum kimse bilmeden."
Sayfa 29 - SANDER YAYINLARI
Sen de İnsaf Etmezsin..
KADIN: Kaçacak yerim yok ki. Dapdaracık oldu dünya.Tek ayak üstünde bile duramam artık..Sana rastlayınca korkmuştum..Evine gelince ise şaşırdım.Yeniden başlıyor, yeniden kanacağım, katlanmaya razı olacağım diye düşündüm. Ama sana teşekkür ederim, yumuşamama fırsat vermediğin için..
Sayfa 54 - Anlat şimdi, başla başından. Daha kötüsünü, daha kötüsünü anlat ki hiç umut kalmasın.Kitabı okudu
Bir meçhul olmuşum failim ben..
Bense kendimi öylesine anladım ki, bıktım kendimden. Hani sabahlan ilk cigaramı içtiğim zaman diz kapaklarımdan başlayan sarhoşluğun ne kadar süreceğini bildiğim gibi, içimde olup bitenlerin tümünü biliyorum.
Sayfa 46 - Her gün aynı deneyi yapan budala bir bilgin gibiyim. Ama senin için yeniyim, anlaşılmıyorum kolay kolay..Kitabı okudu
Hadi Anlat Büyük İnsan..
Kadın:Anlattığım hikâye uydurma idi. Fark ettin değil mi? Erkek: Doğru da olsa, uydurma da olsa boş, saçma. Susmamak için konuşuyoruz. Kadın:Battıkça batıyorum. Nasıl çıkacağımı da bilemiyorum.(Kendi kendine konuşur gibi) Haklıymışım... Delilik değil benimkisi... Haklıymışım... (Erkek'e) Seni görmeseydim belki zayıflıyacaktım sabaha karşı...
ERKEK: Benden güç kazanana ilk rastlıyorum. Bir yenilik benim için. Kendimi başka gözle görmeye başlıyacağım nerdeyse.Kitabı okudu
İnsan aklı namussuzun biridir,her şeyi düşünür,en aykırı,en korkunç şeyleri bile.

Melih Cevdet Anday İletileri

Tümünü gör
* * * Kimi gözler bir hasret taşır içinde; sarılsan geçecek, konuşsan gülecek..
Melih Cevdet Anday
Melih Cevdet Anday
🌿
Yaşadım...
Yaşadım Yıldızlar şahidimdir Erik ağaçları şahidimdir Yaşadım avuçlarımın gücü yettiği kadar Dağları, meyvaları, kadınları İncir dallarına yürüyen su Yonca tarlasından gelen nefes Yollar ve türküler şahidimdir. 💦
Melih Cevdet Anday
Melih Cevdet Anday
“Uyumayacaksın Memleketinin hali Seni seslerle uyandıracak Oturup yazacaksın Çünkü sen artık o sen değilsin Sen şimdi ıssız bir telgrafhane gibisin Durmadan sesler alacak Sesler vereceksin Uyuyamayacaksın Düzelmeden memleketin hali Düzelmeden dünyanın hali Gözüne uyku giremez ki..."
Melih Cevdet Anday
Melih Cevdet Anday

Melih Cevdet Anday Yorum ve İncelemeleri

Tümünü gör
120 syf.
9/10 puan verdi
Melih Cevdet Anday' okumak istiyordum. Raziye'yi mi Aylaklar'ı mı okusam derken Mikado'nun Çöpleri'ne başlarken buldum kendimi. Tam bir Begüm klasiği. Ama Everest'in Açıkhava serisi biraz da bunun için bence; yazarları tanımak için, ilk kez okuyacaklar için romanlarında büyük eserlerine geçmeden önce başlangıç yapmak için. Mikado'nun Çöpleri, bir gece sokakta karşılaşıp geceyi konuşarak geçiren bir kadın ve bir adamın hikayesini konu edinen iki perdelik bir oyun. Sabaha dek süren o sohbetleri bilirsiniz hatta bazen insan tüm yaşamını, onu hiç tanımayan ve belki de bu yabancılığın avantajıyla onu en az yargılayacağını düşündüğü insana anlatmak ister. Kadın erkek ilişkilerine ve genel olarak da insan ilişkilerine odaklanan bir sohbetti, çok sevdim. Keşke gün ağarmasa, o sohbet dolayısıyla da kitap bitmese derken buldum kendimi. Melih Cevdet'le tanışmak için harika bir kitap.
Mikado’nun Çöpleri
Mikado’nun ÇöpleriMelih Cevdet Anday · Everest Yayınları · 20211.337 okunma
64 syf.
10/10 puan verdi
Bu aralar pek hüzün pek umutsuzluk şiirleri okuyorum. Hoyratça sarıyor beni hoyratça sarılıyorum bende. Yeni bir şey yok. Yeni bir şey yok. Kapımı çalan kışlığımı getiren hüzünden başkası değil. Nasıl bir hüzün yaşadı Anday 20.yy da. Bir çöküş gördü. İki savaş, iki darbe. Yüzlerce baskı, yasak. Ve şiirlerinde bunu (anlattığı yazdıklarım değil.) büyük bir ustalıkla ve kapalılık kaygısı gütmeden anlatıyor. İşte şiirlerinin edebi değeri burada artıyor Anday'ın. O imgelem o semboller yakalanılan ahenk yakışan bir imaj oluveriyor bir anda. Beni en çok düşündürttüren ve sorgulatan bu kitabı oldu. Ve Kitaba da ismini veren Yağmurun Altında şiiri beni çok etkiledi. Anday burada cebelleşiyor. Yaşamla umutla tutunmak ve tutanamamak arasında bir kavga veriyor gibi. Bu kadar hüzün, dert, keder derken yaşayamamak bunca yara olurken üzerimize Anday bizi yeniden doğuşun olacağı o umut beslenilecek yerlere ormana davet ediyor, düşünmemeyi salık veriyor bize Martılar gibi yağmurun altında. Okumanızı çok kocaman isteyeceğim bir kitap. Okurken şöyle diyeceksiniz kendinize "biz ne yaşıyoruz, bu yy da olan nedir?" Hem yüreğinize dinginlik verecek bir kitap. Gerçekten öyle. Sanki Anday'ın o ruhsal enerjisi dolaşırken cümlelerin arasından bize sirayet etmiş gibi. Öyle dingin ve öylesine uysalki tüm bu kasvetli ortam içerisinde içimize bir ferahlama geliyor. Özellikle mutsuzken okuyun. Hemen geçsin :) Bir de Anday'ın çok güzel düzyazıları da var. Ne azından o güzel kalemine farklı bir bakışlada yaklaşmış olursunuz. Yaşayabilir miydik daha
Yağmurun Altında
Yağmurun AltındaMelih Cevdet Anday · Adam Yayıncılık · 1995142 okunma
64 syf.
·
Puan vermedi
·
7 saatte okudu
Çok samimi söylüyorum bazı dizeler taa içimi acıttı. O sızıyı hissettim.. Bize dokunacak satırlar etkisini yitirmiş gibi bir duygu donması halinde buzları eritmiş gibi bir tesir bıraktı. "İçimiz dizgini kopmuş bir at gibi şahlanmada.." demiştim bir keresinde. Burda ki duygularım içinde bu cümleyi sözcü ilan ediyorum. Melih Cevdet Anday okumaya karar verince kısa bir kitabıyla aşinalık kazanmak istedim. Şimdi kalın kitaplarına şans verebilirim. Belki bu tesiri bırakmayacak bir daha.. Bunu düşünmek istemiyorum. Bu tesirin beklentisi ve ümidiyle yola devam. Son olarak en sevdiğim dizeler üstünden söyleyeceklerim var: "Yaşayamadım yirminci yüzyılı Kim yaşadı ki kendi yüzyılını Akarsuyun dilinden sezenimiz yok" Yaşarken pür dikkat, antenleri açıp en ince detayları yakalayalımda akarsuyun dilinden sezecek ruh hassasiyetini yakalayalım.. Fantastik gibi geldi kulağa. Ama yoğun etki altındayım. Konuşan ben değilim. Bu yağmurun altında ıslanmaya davet edebilirim sizi..
Yağmurun Altında
Yağmurun AltındaMelih Cevdet Anday · Adam Yayıncılık · 1995142 okunma