Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Faruk Keskin

Faruk Keskin
@frkkskn
İstanbul
9 Şubat
4 okur puanı
Ocak 2018 tarihinde katıldı
190 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Kral Lear
Kral LearWilliam Shakespeare
8.4/10 · 8,1bin okunma
Reklam
Deve Gözü
Her şeye rağmen bu kavgayı asıl kazananın ben olduğumdan onun da hiç şüphesi yoktu. Gerçi o balyoz gibi yumrukları yeyip yere serilen bendim. Bu kavgada ben, hak için, gerçek için dövüşmek gerektiğini anlamıştım. Sizi dövenle dövüşmenin bir görev olduğunu da anlamıştım. İşte benim zaferim bu idi.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Asker Çocuğu
O andan itibaren savaş, küçük çocuk için eğlenceli olmaktan çıkmıştı. İnsanların vurulup ölmeleri hiç de komik değildi. Hayır, asla bir oyun değildi savaş! Çok daha ciddi, kaygı verici, korkunç bir şey olmuştu savaş onun için. Ve hayatında ilk kez bir yakını için, her zaman yokluğunu hissettiği bir adam için korkuyordu.
Oğulla Buluşma
- Aman Tanrım, onun var ya da yok olmasından kime ne? Kimin ihtiyacı var onun kim olduğunu bilmeye? - Kendisinin! Kendisi kim olduğunu bilecek ya! En önemlisi budur işte! Kendisinden kaçamaz!
Reklam
Oğulla Buluşma
Ve işte şimdi ben seninle, hatıranla övünmek, aralarında yaşadığın insanlara saygılar sunmak için geldim. Bu toprakları, bu dağları, senin teneffüs ettiğin bu havayı, senin içtiğin suları selamlamak istiyorum.
Oğulla Buluşma
Çordon, köye varıncaya kadar yolda, bu durumlara düşmemek gerektiğine, geçmişin geri gelmeyeceğine inandırmak istedi kendini.
Oğulla Buluşma
Oğlu kendi sözlerinde can bulmuştu ve şimdi bir başkasının bilincinde de yaşıyordu. Onu bir kere daha gömemezi yok edemezdi. Bu yüzden, oğlunun uzun zamandan beri hayatta olmadığını, savaşta öldüğünü söyleyemedi. Biraz daha; birkaç dakika daha yaşatmak istiyordu onu gönlünde. Sonra her şeyi anlatırdı, acelesi yoktu bu işin...
Oğulla Buluşma
“Belki hasret hastasıdır, bir özlem acısıdır bu. Varsın gitsin, yüreğini biraz rahatlatır, üzüntüsünün hafiflediğini hisseder.”
KIZIL ELMA
İsabiekov daha sonra başka kızlarla da tanıştı, ama onların hiçbirine bir kızıl elma sunmak geçmedi içinden. Kızlar da böyle bir şey istemiyorlardı zaten. Bununla beraber, hayatı boyunca bir kadın ondan ısrarla, inatla ve içinden gelerek bir kızıl elma istemiş durmuştu. Bu onun karısı Sabira idi. İte şimdi, sonbahar bahçesinin çiti yanında otururken onu düşünüyordu.
Reklam
KIZIL ELMA
- Size şu elmayı getirdim, diye kekeledi. - Elma mı? Amma da iş ha! Benim hiç elma yemediğimi mi sanıyorsunuz? .... İsabiekov allak bullak oldu. O eşsiz hazinesini elinde tutarak bir süre kızın ardından baktı. Ne olup bittiğini anlayamıyordu bile. O kızıl elmanın çevresinde kurduğu harikalar dünyası birdenbire yıkılmış, yok olup gitmişti. Bitkindi, perişandı. Ayağını sürüye sürüye öğrenci yurduna doğru yürümeye başladı. Sonra birden elindeki elmayı var gücüyle karanlığa fırlattı. Elma bir duvara çarparak sert bir ses çıkardı.
Sayfa 25 - Aşkın Kızıl Elma'yla hoş bir şekilde sembolize edilişi.Kitabı okudu
KIZIL ELMA
“Benim size sonsuz bir güvenim var. Sizi tanıyorum. Saçlarınızın kokusunu, sesinizi hiç duymamış olsam da gülüşünüzü tanırım. Gözlerinize güveniyorum.” -İsabiekov
KIZIL ELMA
“İnsan kalbi böyledir: Onu kolayca dondurabilirsiniz, ama çok zor eritir, çok zor ısıtırsınız. Bazen hiç çözemeyiz o buzu.”
33 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.