10 saniyelik anlarda ,yüzlerce konuk geçti hayatımdan
Kimisi oturur izlerken etrafı balkonundan
Kimisi sohbet ederken yanındakiyle belki sudan belki hayattan
Onları izlerken ben düşünüyor olurdum bir yandan
Babamın arkası gelmez öğütlerini
Diyemezdim de “baba bırak hayat öğretsin öğreteceklerini”
Herkesten bir parça kendimde hiçliktim
“Rabbim ben
Galiba ben baştan kaybetmişim, Belki de ben baştan kazanmışım, insanlık kaybetmiş.
Sezai Karakoç
Galiba ben o gazeteye şiirler yazardım
Manşeti büyük puntolarla sarsar
Karanlık ve yusyuvarlak duygular sığdırırdım
Öfkeyle buruşturup attığım sayfaları
Unuttukça açar
Şöyle parmaklarımla düzeltir
Yine okur yine fırlatırdım
Gel gör ki yaşamıyormuş
Belki de bir sanrı
Hayal meyal deliriyorum
(SNY)
Galiba ben baştan kaybetmişim, Belki de ben baştan kazanmışım, insanlık kaybetmiş.
Sezai Karakoç
Stephen King ve G.R.R. Martin Söyleşisi;
Merhabalar, kısa keseyim, başlık yeterince çok şey anlatıyor zaten. Kayıprıhtım'a, çeviri için de M. İhsan Tatari'ye teşekkürlerimi sunuyorum.
Çayınızı kahvenizi hazırlayın, buyrunuz efendim;
Stephen King: Başlamadan önce sana bir şey söylemem gerek. 6 yıl öncesine kadar Game Of Thrones’un hiçbir kitabını okumamıştım. Daha önce Robert
“- Sahiden çocukların sana söylediklerini umursamıyor musun?
– Galiba buna alıştım.
– Keşke ben de böyle güçlü olabilseydim.
– Bunun için güçlü olmaya gerek yok Meredith. Sadece çoğu insanın öz farkındalıktan yoksun olduğunu anlamalısın... (the detachment )