Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Anda kal
Hayat öyle bir hızda akıyor ki peşinden koştukça yoruluyorum ama nedense bir yandan da çok keyif alıyorum. Galiba ben hedefe varmaktan çok hedefte kalmayı seviyorum. Evet geçmişte takılıp kaldığım zamanlar oluyor ama artık geleceğe bile değil ana bakıyorum. Ne geçmişe bakıp hayiflaniyor ne de geleceğe bakıp ümitsizliğe kapılıyorum. An da kalıp ne yapabileceğime bakıyorum. Hani çoğumuz küçükken birini beğenmisizdir ama o bizim için ulaşılamaz biridir. Fakat onunla ilgili hayal kurmaktan asla vazgeçmemisizdir. İşte bence hayat da böyle bir şey ; ulasamasakta , ulasamayacagimizi bilsek de ulaşmak için yaptığımız her sey bizi çok mutlu eder. İşte o yüzden anda ilerliyor ve mutlu oluyorum
az önce ucuzluk mağazasının önünden geçiyordum, baktım dışarıda bi' tane hulahop asılı.. mağazanın dışındaki satılık ürünleri içeriye toplayan mağaza çalışanına hulahopu gösterip, "satılık mı acaba bu?" diye sordum.. çalışan, "evet, satılık." cevabını verince de kaç tl diye sordum, çalışan "50 tl." cevabını verince de çalışana; "oha ne kadar uyguna satıyorsunuz daireyi, ben buralarda bir iki yere sordum 2.5 milyon tlden aşağı satılık daire bulamadım." deyince de çalışan bana; "abi galiba espri yaptın ama bugün haftasonu diye mağaza çok yoğundu, çalışmaktan anam ağladı. bir şey almayacaksan beni tutma da dışarıdaki ürünleri toplayayım, mağazayı kapatalım da eve gidip dinleneyim." dedi. o böyle deyince de üzüldüm, ona; "istersen sana ürünleri içeri taşımanda yardım edeyim, daha çabuk biter." deyince de bana; "yok abi sen galiba az önce anlamadığım bi' espri yaptın bana, genelde sizin gibiler sakar oluyor. şimdi sen bana yardım ederken burada bi' şeyleri kırarsın falan.." dedi ve iki eliyle içinde terliklerin olduğu koliyi kavrayıp mağazanın içine götürdü.. ben de orada bi' an kaldım öyle.. bu arada merak eden olursa terliği 75tlye satıyorlardı.. lol.
Reklam
Papatya& Yakamoz [9-13]
Papatya Yakamoz'un yazdıklarından çok etkilenmişti. Bu nasıl sevmek böyle, Yarabbi, diyordu kendi kendine. Normal bir insan hiç böylesine bir yorumlama yapabilir miydi? Hoş, Yakamoz'a bunları yazdıran yegane güç, yegane ilham kendisinin de belirttiği üzere Aşktı. Zaten öyle değil midir, şiirden en çok nefret edenlerimiz bir kere
İnziva
Sen içimde sessiz bir inzivaya çekildin, Seni sana bir defa sordum! Senin son bakışlarını, Beni susturdu... Anladım ki! Karşılıksız da olsa, Seni sevmek güzel bir şeydir. Seni hiç kimseye anlatamadım; Duygusal olan kalbimin şiirsel ritmi, Seni kaleme döktürdü, Belki birgün okursun, Ya da okumasın, Ama bu senin inzivaya çekilmiş hali; Ben de hep suskun kaldı. Ben senin merhametsizliğin inzivasın çekiyorum... Sen ben de hiç kalmadın, Ama ben seni kendime bıraktım, Sol yanımı sızlasanda, Gözyaşlarım hep uzaklarda sel oldu, Belki karşılığı olmayan bir şiirde seni anlatmak istedim, Ya da sen buna hiç değmezdin, Ama kalbime hâkim olamadım; Nice seven sevdiğine kavuşmadı... Galiba bu kervanın son yolcusu bir de ben oldum, Olsun! Hayat hep sonla mutlu olacak diye bir şey yok.
Su Kasidesi
Saçma ey göz eşkden gönlümdeki odlara su Kim bu denlü dutuşan odlara kılmaz çâre su (Ey göz! Gönlümdeki (içimdeki) ateşlere göz yaşımdan su saçma ki, bu kadar (çok) tutuşan ateşlere su fayda vermez.) Âb-gûndur günbed-i devvâr rengi bilmezem Yâ muhît olmış gözümden günbed-i devvâra su (Şu dönen gök kubbenin rengi su rengi midir; yoksa
Su Kasidesi
Saçma ey göz eşkden gönlümdeki odlara su Kim bu denlü dutuşan odlara kılmaz çâre su (Ey göz! Gönlümdeki (içimdeki) ateşlere göz yaşımdan su saçma ki, bu kadar (çok) tutuşan ateşlere su fayda vermez.) Âb-gûndur günbed-i devvâr rengi bilmezem Yâ muhît olmış gözümden günbed-i devvâra su (Şu dönen gök kubbenin rengi su rengi midir; yoksa
Reklam
Yine akşam oldu, Yalnızlık omuzlarıma çivisini çaktı yine, Uzaklık aynı gerçi, Heryerdeyken olan uzaklığın pek değişmedi, Yine akşam oldu orda olduğu gibi, Görebiliyorum seni burdan da, Aynısıydı ordayken de, Uzaklıktan korkmuyorum belki de, Orada da aynıydı uzaklık gerçi Donuklaşmış oldu artık bu, Bir o kadar da hüzünlü romanlar gibi, Galiba ben baştan kaybetmişim, Belki de ben baştan kazanmışım, insanlık kaybetmiş...
Sezai Karakoç
Sezai Karakoç
Aylar, yıllar geçip gidiyor Hatta mevsimler geçip gidiyor Fakat bende mevsim sonbahar Bendeki mevsim hep sonbahar Ağaçlar yapraklarını döküyor Tıpkı benim gözyaşlarımı döktüğüm gibi Başta zor oldu ama ben alıştım Galiba alıştım bendeki sonbahara Onlar alışamadılar bendeki sonbahara Beni iten onlar değilmiş gibi Aslında güneşte var ama Yine de üşüyorum Tıpkı hayatımda hep iyi olan insanlar gibi Hani hep beni düşünenler var ya onlar gibi Onlar da hep hayatımda ama yine de canım yanıyor... 🌠
Her İşin Başı İslâm
Muaz Ibni Cebel Radiyallahu Anh’den rivayet edildiğine göre Rasûlullah Sallallahü Aleyhi Vesellem şöyle buyurdu: “- Tamamıyla işin aslını (başını, temelini) haber vereyim mi sana?” “- Ver, Ya Rasûlallah!” “- İşin başı (aslı) İslâm’dır...” ( Tirmizî, İman 8; İbn Mâce, Fiten 12; Ahmed b. Hanbel, Müsned, V, 231, 236, 237) Her şeyin temeline İslâm’ı
Güüüü naaay dıııın
İnsan 5 yaşına gelmeden anlıyor; açlığın öldürdüğünü, soğuğun dondurduğunu, ateşin yaktığını... Sevgisizliğin insanın canını acıttığını... Duyguları, nesneleri, kişileri, çevresini tanıyor. Her şey ona çok büyük görünüyor: Ev, masa, anne, baba... 10'una gelmeden oyunla, sayılarla, harflerle tanışıyor. Azgın bir iştahla öğreniyor. Kız ya da
Reklam
Ben bir güle seni seviyorum dedim, Galiba inandıramadım Güzeldi yinede Seninle konuşmak, Eline dokunmak, Sana aşığım diyerek gözlerine bakmak Güzeldi Sen defalarca olmaz desen de Murat Şahan
Cesedi Kaybolan Sahabe;
"Bedir ve Uhud savaşlarında yakınları ölen müşrikler , Adel ve Kâre kabileleri bir plan kurdular ve Medine'ye gelerek peygamber efendimiz (s.a.v.) 'e müslüman oldukları yalanını uydurdular. Peygamberimizden Kur'an'ı ve İslâmı öğretmesi için öğretmen istediler peygamberimiz de sahbelerin en güzide olanlarından 10 tanesini
Herkes sever Ama ben başka severim 'Başka sevdik diye başka sevemedik' demiş üstat Ne de güzel söylemiş Ben başka sevdim diye başkasını sevemedim galiba Koyamadım kimseyi yerine, Bulamadım gözlerin gibisini, Bulamadım gülüşünü, saçlarını, Sıcaklığını ellerinin Ve kokusunu teninin... Bulamadım Peki ya sen, sen nasıl sevdin beni Ya da sevdin mi hiç Sevmedin ki değil mi, hem de hiç Ben adımın yanına bile yazamazken adını Ama atamazken yüreğimden aşkını Ben bakamazken yüzüne Ve doyamazken bakmaya yüzüne Ve ben fırtınayla yağarken her gece yeryüzüne, Sen örselenmiş yüreğimi muhtaç bıraktın gülümsemene Murat Şahan
“Hayattan ne istediğini bilmeyen boy aynasına bakmayıp kendini mükemmel zanneden… dokunmakla düşünmenin bir farkının olmadığını bilmeyen… sevgisinde cimri, öfkesinde bonkör olan bencil yaratıklarız.. kazandıklarımız kaybettiklerimizin yerini tutsun istiyoruz.. avucumuzu yalıyoruz. Bir şey güzelse bunda bir anormallik arıyoruz, olmasa bile
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.