Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Tarık bin Ziyad, 19 Temmuz 711’de, 12 bin kişilik ordusuyla İspanya’ya geçti. Askerlerini indirdikten sonra, bütün gemileri ateşe verip yaktırdı. Bu arada İspanya Kralı Rodrik’in 100 bin kişilik ordusuyla üzerine geldiğinin haberini aldı. Askerlerine şu tarihi sözleri söyledi: “Arkanızda düşman gibi deniz, önünüzde deniz gibi düşman. Nereye kaçacaksınız? Sizin için ancak sadakat ve sabır kalmıştır. Düşmanın silahı, teçhizatı ve erzakı boldur. Sizin silah olarak ancak kılıçlarınız, erzak olarak da düşmanın elinden sahip olabileceğiniz vardır.” Tarık Bin Ziyad, düşman asker sayısının kendi ordusundan sekiz kattan fazla olduğu bu savaşı, kesin bir zaferle kazandı. Endülüs Emevileri’nin temelini attı. Batılı tarihçilerin de dediği gibi o topraklarda 800 yıl süren Rönesans ve Reform’un fikir olarak temelinde Endülüs Emevileri’nden çevrilen kitaplar vardır. “Gemileri Yakmak” deyiminin böyle önemli bir tarihi olaya işaret ettiğini birçoğumuz biliyoruz. Fakat bilip de uygulamadığımız birçok doğru gibi hayatımızda gemileri hiç yakamıyoruz. Hiç düşündük mü kaç yerde gemilerimizi yakmamız gerekirken yakmadık?
Hayat YayıncılıkKitabı okudu
“Uzun bir yolculuktan sonra eve dönmek gibisin.  ‘Eve geri dönmek’ gibisin… Düştükten sonra tekrar kalkmak gibisin. Kitabın kapağını ilk kez açmak gibisin. Uykuya dalmak, bir anda dalıvermek gibisin.  Sonsuza kadar yerleşmek gibisin. Bir daha hiç dönmemek gibisin. İçimden hiç dışarı çıkmamak gibisin. Kulağımdan çıkmayan sesler, sözler gibisin.  Dümdüz bir yola alabildiğine koşmak gibisin. Yere boylu boyunca uzanmak gibisin. Düşünmeden mırıldanmak gibisin. Her mevsim tekrar dönmek gibisin. Her sabah yeniden kalkmak gibisin.  Yaşlanmadan ölmek gibisin. Gitmeden varmak gibisin.  Hiç aramadan bulmak gibisin. İçime doğmuş, orda kalmış gibisin.  Koşmak koşmak, hiç durmamak gibisin.  Dönmek dönmek, hiç bulmamak gibisin.  İçmek ama hiç kanmamak gibisin.  Sahile varıp gemileri yakmak gibisin. Susmak ama hep anlatmak gibisin.  Sebepsiz gözyaşı dökmek gibisin.  İçim dışım, dışım içim gibisin.  Ölmek ölmek, hep öldürmek gibisin.”
Reklam
Mış gibi yapmak mı zor Gemileri yakmak mı...
Sahteci sözü yanlış... Sahtecilik yok bu işte... Kimseyi kandırmıyor çünkü... Nasıl demeli? Galiba kendisini kaptırıyor en baştan... Bilirsiniz, kendimizi aldatmaya başladık mı, çevremizi de aldatmaya başlarız! Farkına varmadan yaparız bunu çoğunlukla... Farkına vardığımız zaman da iş işten geçmiş olur! Dönüş imkanı kalmamıştır; “gemileri yakmak” dedikleri şey budur belki...
Sayfa 377 - Nuri ÇevikKitabı okudu
Bakmak ileri ne zormuş aslında Yakmak gemileri acı vermiş her zaman Yazmak anıları kolaymış ağlamaktan
456 öğeden 301 ile 310 arasındakiler gösteriliyor.