"iyilik güzel ahlâktır, kötülük vicdanını rahatsız eden, insanların seninle ilgili duymasını istemediğin şeydir."
Muhammed ( a. s.)
A. Zeynep Dönmez - Özlem Ata /Gençlerin Cuması _ sh, 111 -
[*]Tirmizi, Zühd, 52; Ahmed b. Hanbel 4/182
Dini; sakallı tekrarcilardan öğrenmek yerine böyle çağımızın diliyle bize konuşan, çözümler sunan bir dille anlatanlarin artması temennisiyle. Elbette Kur'an'a bağlılıklari da artı husus. Çocuklarına dini temel bilgileri öğretmek isteyenler için faydalı eser.
İstanbul’da geçen esaret günlerinin ardından Türklerin yaşantısı hakkında ayrıntılı bir eser kaleme alan Giovanni Antonio Menavino, Torlakların (Kalenderi) esrar yediklerini, çıplak zemin üzerinde uyuduklarını ve dahası vahşi hayvanlar gibi alenen livata ettiklerini kaydeder. Yanı sıra hippivari bir de törenden bahseder; buna göre, dört bir yandan gelen sekiz binin üzerinde derviş, pirleri saydıkları Seyyid Battâl Gazi türbesinde yılda bir defa bir araya gelerek yedi gün süren coşkulu bir merasim düzenlerlerdi. Ayinlerle geçen günlerin tesadüf eden ilk cuması, başlarında “baba”ları, büyük bir ziyafet çeker, sonunda hep bir ağızdan dua ettikten sonra köçek denilen gençlerin tepsilerde sunduğu toz (herba polverizata) asseralı (esrar) yerlerdi. Ardından büyük bir ateş yakıp, etrafında tarikatlarına övgüler düzerek hep beraber sema ederlerdi. Sonlara doğru bıçakla kol, göğüs veya baldırlarına çiçek ve kalp figürleri çizer, açılan yaralarını kızgın korla dağlayarak bezlerle örterlerdi.
İstanbul'da geçen esaret günlerinin ardından Türklerin yaşantısı hakkında ayrıntılı bir eser kaleme alan Giovanni Antonio Menavino, Torlakların (Kalenderi) esrar yediklerini, çıplak zemin üzerinde uyuduklarını ve dahası vahşi hayvanlar gibi alenen livata ettiklerini kaydeder. Yanı sıra hippivari bir de törenden bahseder; buna göre, dört bir yandan gelen sekiz binin üzerinde derviş, pirleri saydıkları Seyyid Battal Gazi türbesinde yılda bir defa bir araya gelerek yedi gün süren coşkulu bir merasim düzenlerlerdi. Ayinlerle geçen günlerin tesadüf eden ilk cuması, başlarında "baba"ları, büyük bir ziyafet çeker, sonunda hep bir ağızdan dua ettikten sonra köçek denilen gençlerin tepsilerde sunduğu toz (herba polverizata) asseralı (esrar) yerlerdi. Ardından büyük bir ateş yakıp, etrafında tarikatlarına övgüler düzerek hep beraber sema ederlerdi. Sonlara doğru bıçakla kol, göğüs veya baldırlarına çiçek ve kalp figürleri çizer, açılan yaralarını kızgın korla dağlayarak bezlerle örterlerdi.