Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Hani derler ya kalana mı zor gidene mi diye. Kalana zor bence... Giden zaten hazırlamıştır gideceği yeri. Kafasında kurmuştur türlü ihtimalleri. Gitmek eylemine masumane bir elbise dikmiş, giydirmiştir onu güzelce. Haklı sebepleri de vardır sorsan... Doldurmuştur kendi kendini; tüm işaretler gitmeyi göstermiştir ona. Oda gitmeyi seçmiştir
Hani derler ya kalana mı zor gidene mi diye. Kalana zor bence... Giden zaten hazırlamıştır gideceği yeri. Kafasında kurmuştur türlü ihtimalleri. Gitmek eylemine masumane bir elbise dikmiş, giydirmiştir onu güzelce. Haklı sebepleri de vardır sorsan... Doldurmuştur kendi kendini; tüm İşaretler gitmeyi göstermiştir ona. Oda gitmeyi seçmiştir
Reklam
68 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
1 saatte okudu
"Zaten çocukluktan uyanışımdan beri bütün hayatım bir bekleyişten, senin iradeni bekleyişten başka neydi ki!" Bu yakarışı haklı bulmayan ve böyle yakarışlara rağmen imkanlar içinde imkansızlıklar doğuran bilinmeyen kadına hafif bir sinirle incelememe başlayayım. Uzun olursa affola (: Stefan Zweig'den okuduğum ilk kitap olduğu için
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu
Bilinmeyen Bir Kadının MektubuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022225bin okunma
Şaşkınlara Kılavuz - 1
Hepimiz birer şaşkınız. Ne bildiğimizden emin olmayan, bilmek zorunda olan şaşkınlar. Sanırım az sonra kendi çapımda bir kıyameti koparacağım. 'Ne okunmalı' sorusuna 'neyi niye okunmalı'yı ekleyip ufak bir liste paylaşacağım. Tabi bunlar benim penceremden gördüğüm kitaplar. Dileyen alır, dileyen okur geçer. Kitaplığımdan geriye doğru gittiğimde
kalana mı zor gidene mi?
Hani derler ya kalana mı zor gidene mi diye. Kalana zor bence... Giden zaten hazırlamıştır gideceği yeri. Kafasında kurmuştur türlü ihtimalleri. Gitmek eylemine masumane bir elbise dikmiş, giydirmiştir onu güzelce. Haklı sebepleri de vardır sorsan... Doldurmuştur kendi kendini; tüm işaretler gitmeyi göstermiştir ona. Oda gitmeyi seçmiştir
Kız kardeş
İnsanın yalnızlığı, acısı sadece sevdadan yanamıdır. Bizim canımızı yakan, üzen sadece aşkmıdır. Denir ya hep el kızı yapar güvenilmez hem üzer hem canını yakar peki ya canından kanından birisi kardeşin de seni yaralar mı. Küçük kız çocuğu ondanda küçük erkek çocuğu nede güzel büyüdüler beraber. Gece korktuğu zaman yanında yatan erkek kardeşinin sesini duyduğunda, yada elini tuttuğun zamanlar güzeldi onlar için. Çünkü bilirdi yanında kardeşi vardı o korksa bile belli etmezdi, ablası korkmasın diye cesaretli, elini tutan, yanındayım diyen küçük erkek çocuğuydu o. Ablaydı, dosttu, sırdaştı, onu idare edendi. Beraber vakit geçiren, sinemaya giden, hiç yoktan bir kafede iki çay içip dertleşen yada susarak bişeylerini paylaşan iki kardeş. Sonra ne mi oldu kız kardeş erkek kardeşten koptu çünkü hayatının aşkını buldu erkek kardeş ise yalnız kaldı. Ne sinemaya gidebildiler, ne iki çay içip dertleşebildiler, nede susarak birşeyler anlatabildiler. Hayatının aşkı erkek kardeşten ablasını koparmıştı artık erkek kardeş yoktu tekti onunla yaptığı herşeyi artık hayatının aşkıyla yapmaya devam etti. İyi yanından bakarsan boşa gitmemiş oldu evlendiler. Düğün günü evden çıkarken  sanki o kuşağı ablasının beline değilde kendi bileklerine kelepçe olarak bağladı, boğazına sanki ilmek düğümledi. Uzun zaman sonra ablasına belkide orda sarılmıştı ama diyememişti özledim diye dargındı araları. Gece çökene kadar ağlayamadı erkek kardeş karanlığın çökmesini ve yalnızlığı bekledi kimse görsün istemedi. Ablası yeni gitmiyordu ondan, bu gidiş çok farklıydı, bir daha geri eve dönmeyecek bir gidişti bu. Seboizm
Reklam
Gidene mi zordur yoksa kalan’a mı zor ?
Kalana zor bence... Giden zaten hazırlamıştır gidecegi yeri. Kafasinda kurmustur türlü ihtimalleri. Gitmek eylemine masumane bir elbise dikmiş, giydirmistir onu güzelce. Hakli sebepleri de vardir sorsan... Doldurmustur kendi kendini; tüm isaretler gitmeyi göstermistir ona. Oda gitmeyi seçmistir nihayetinde. Unutmak da o kadar zor degildir hem ona göre. Kalaninsa yoktur tüm bunlardan haberi. O hep öylece kalmayi düşlemiştir beraberce. Ne sığınacak bir limani vardir ne gidecek bir şehri. Gitmek kadar mağrur bir eylem de degildir onunki, terkedilmektir ona kalan,aşağılık bir olgudur basina gelen. Sussa bir türlü konuşsa bir türlü... Karşı çıksa gideni üzer, kabullense kendini... Konuşsa gidene zulüm, sussa kendine... Gidenin yoktur böyle dertleri. Geri dönmek gibi bir seçenegi bile vardir pişman olma ihtimaline karsi. Kalanin tek seçenegi beklemektir. Unutmak seçeneklere dahil degildir hiçbir zaman. Unutmak bir seçenek degildir çünkü. Unutmayi sen seçmezsin. Unutmak seni seçer. Zamani geldiginde unutursun yasananlarin büyük bir kısmını. Ama dedigim gibi; zamani geldiginde... Zamani ise gelmez bir türlü. Aylar geçer yillar geçer sen vazgeçemezsin. Gitmek buruk bir tat birakmistir agzinda. Sen kalan olmuşsundur o giden. Sen umut besleyen, o vazgeçen. Gidenler bilmez böyle seyleri, kalanlar bilir. Sorsan en zor şeydir gitmek. Hem kendi seçmemistir bunu. Sen onu gitmeye itmissindir. Gitmek zorunda kalmistir ve gitmistir. Inan senin kadar o da aci çekmistir. Gidenin sığınacak bir yer vardir elbet. Sığınacak bir yeri yoksa bile nedenleri vardir. Nedenlerine siginir. Kalanin ise hiçbir seyi yoktur, yalnizdir. O yüzden gidene degil kalana zordur her sey...
Hani derler ya kalana mı zor gidene mi diye. Kalana zor bence... Giden zaten hazırlamıştır gideceği yeri. Kafasında kurmuştur türlü ihtimalleri. Gitmek eylemine masumane bir elbise dikmiş, giymiştir onu güzelce. Haklı sebepleri de vardır sorsan... Doldurmuştur kendi kendini; tüm işaretler gitmeyi göstermiştir ona. Oda gitmeyi seçmiştir
96 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 saatte okudu
Zaman buldukça okumaya çalıştığım bu kalite kokan dergimize yine hız kesmeden devam ediyoruz. Son sayısını -şimdilik- ele geçiremesem de uzun zaman beklemenin meyvesini yiyorum diyebilirim. O kadar hayranlıkla okuyorum ve hatta seyrediyorum ki dergiyi, keşke daha sık okuyabilsem diyorum. Savaş tarihi okurlarının adeta sevgilisi haline gelen
History of War - 3. Sayı
History of War - 3. SayıHistory of War Türkiye · Doğan Burda Dergi Yayıncılık · 202266 okunma
Kalana mı zor gidene mi? Hani derler ya kalana mı zor gidene mi diye. Kalana zor bence... Giden zaten hazırlamıştır gideceği yeri. Kafasında kurmuştur türlü ihtimalleri. Gitmek eylemine masumane bir elbise dikmiş, giydirmiştir onu güzelce. Haklı sebepleri de vardır sorsan... Doldurmuştur kendi kendini; tüm işaretler gitmeyi göstermiştir ona. Oda gitmeyi seçmiştir nihayetinde. Unutmak da o kadar zor değildir hem ona göre. Kalanınsa yoktur tüm bunlardan haberi. O hep öylece kalmayı düşlemiştir beraberce. Ne sığınacak bir limanı vardır ne gidecek bir şehri. Gitmek kadar mağrur bir eylem de değildir onunki, terkedilmektir ona kalan, aşağılık bir olgudur başına gelen. Sussa bir türlü konuşsa bir türlü... Karşı çıksa gideni üzer, kabullense kendini... Konuşsa gidene zulüm, sussa kendine... Gidenin yoktur böyle dertleri. Geri dönmek gibi bir seçeneği bile vardır pişman olma ihtimaline karşı. Kalanın tek seçeneği beklemektir. 🍀
56 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.