Gönderi

Peygamberimiz "aleyhi ve alâ âlihissalevâtü vetteslîmât" buyurdu ki, (İslâm dîni garîb başladı. Sonu da böyle garîb olacakdır. Bu garîblere müjdeler olsun!). Bu ümmetin sonu, Peygamberimizin "sallallahü aleyhi ve sellem" vefatından bin sene sonra, ya'nî ikinci bin ile [ya’nî binonbir (1011) hicrî senesinde] başlamışdır. Çünkü bin sene geçmesi ile, insanlarda büyük değişiklik ve eşyâda kuvvetli tebeddül olur. Allahü teâlâ, bu dîni kıyâmete kadar değiştirmeyeceği [din düşmanlarının çalışmalarına rağmen, bozulmakdan koruyacağı] için, ilk zemânda gelenlerin tâzelikleri, kuvvetleri sondakilerde de görülmekde ve böylece ikinci bin başında islâmiyyetini kuvvetlendirmekdedir. Bu sözümüzü isbât etmek için, kuvvetli şâhid olarak, Îsâ "âlâ nebiyyinâ ve aleyhsissalâtü vesselâm" ile hazret-i Mehdîyi "rahmetullahi teâlâ aleyh" gösteririz. Fârisî beyt tercemesi: Rûhul kudsün feyzine eğer kavuşursan, Mesîhin yapdıkları senden de meydâna gelir. Ey kardeşim! Bugün bu sözler, çok kimselere ağır gelir. Akıllarına uygun gelmez. Fekat bilgileri, ma'rifetleri insâf ile ölçerlerse ve islâmiyyetle karşılaşdırırlarsa, islâmiyyete hangisinin dahâ çok ta'zîm ve hurmet etdiğini görüp kabûl ederler.
Sayfa 344 - Hakîkat Kitâbevi, Ondokuzuncu baskı, Mayıs-2014.Kitabı okudu
·
67 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.