Gönderi

İrade
İrade sözü çürük bir ifadedir. Filozoflar bunun üzerine çok mürekkep boşaltmışlar fakat kelimeyi karanlıktan kurtaramamışlardır. Bazıları insanda böyle bir kuvvet kabul etmişler, bazıları bir takımın kurallarla onu varlığının sezmişler, bazıları bütün bütün inkâra yürümüşlerdir. "Determinist" lere, maneviyatçılara göre sebepsiz hiçbir hareket yoktur. Her eylemimizi bir sebep belirlerse bizim irademiz bir kuruntudan ibaret kalmaz mı? İradeleri pek sağlam zannedilenler de belki cinnetin zıddı diğer bir hastalıkla sakattırlar... Ey iradeli efendi! Sen ateşte yanan, soğukta donan, suda boğulan, bir saniye havasız yaşamayan birkaç okka kemik ve et yığınısın. Senin denge, akıl dediğin şey vücut makinene gereken ahengi sağlamak için birçok şart altında sürçmeden işleyebilmesinden ibarettir. Açken başka türlü düşünürsün. Tokken, sarhoşken, keyifliyken, kederliyken; sıcakta, soğukta, ferah yerde, kasvetli yerde hep hissetme ve düşünme tarzın, görüşün değişir. Havaya göre dönen bir fırıldaksın. Gözlerine ne renkte bir gözük geçirirlerse alemi o boya da görürsün. Daima yediğin içtiğin şeylerin ve dış alemin etkisi altında işleyen bir yansıtıcısın. O, çok güvendiğin iraden bu etkilerin zerresinden kendini kurtaramaz. Çünkü o kendisi tıpkı sıcakta uzayan, soğukta büzülen bir pösteki parçası gibidir.
Sayfa 328 - ŞadanKitabı okudu
·
4 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.