+ "...âşığım..."
- “Biliyorum”
+ “Bu duyguyu şimdiye kadar hiç tatmamıştım. Dahası, bu şu anda benim için her şeyden daha çok anlam taşıyan bir duygu” dedim.
- “Elbette” “Söylemeye gerek bile yok. Elbette anlamlı bir şey. Zaten buralara kadar o yüzden gelmedin mi?”
+ "Fakat hâlâ anlayamıyorum. Çaresizlik içindeyim."
+ "Neden, birini çok sevmek, aynı zamanda o insanı derinden yaralamakla aynı olsun ki? Yani eğer öyleyse, birini çok sevmenin ne anlamı var ki? Neden öyle bir şey meydana gelmek zorunda?”