Bütün yaşam, onu fark eden bireysel taşıyıcılara bağlıdır ve onlar olmadan anlaşılmazdır. Ancak her taşıyıcının kendine ait bir kaderi ve sonu vardır, ve sadece bunları fark etmek bile hayata anlam katar. Gerçi “anlam”, bazen “anlamsız” denebilecek bir şey, çünkü varlığın gizemiyle insan anlayışının sınırları arasında bir orantısızlık mevcut. “Anlam”ve “anlamsızlık”, bize mantıklı ve geçerli bir yön duygusu veren insan-icadı etiketler.