Gönderi

Kalem, mürekkebini cömertçe aşikâr ederken kâğıdı Kâğıt, üstüne her buse konduğunda kalemi, El sıcaklığı ile mayalanan gönülleriyle nakşederken birbirlerini, dostluğun çok zikredilip az yaşandığı bir zamana sesleniyorlar: Sanma dostluğun bir gülümseyişten ibaret olduğunu, sivri kalemin nazına dayanan bir kâğıdın gülümseyişi değilse şayet. Sanma dostluğu sadece dert ile hemhal olmak, kırılan kalem ucuna da sahiplenen kâğıdın gönlü değilse şayet. Sanma mesafelerin dostlukların Azrail'i olduğunu, mesafeler ötesinde de sevildiğini hisseden bir kalemin kalbi değilse şayet diyerek son buluyor sözleri, dostluğu özümseyen hemdemlerin. Kalem ve kâğıt diyemiyor diller, bir ve bağlacıyla bike firkat tohumları serpmekten utanıyor çünkü yürekler...
·
13 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.