Gönderi

Bir dağ kovuğuna daha çok küçük yaşları Alıp çıkarsam ayrılıklardan o çocukları. Götürüp günışığı ile yıkasam yüzlerini Acılarını rüzgâra tutsam bir zaman. Gövdeleri yufka ekmekler kadar ince Parmakları anılarda salkımsöğütler Saçlarına yağmurlardan taraklar vursam... Sonra alıp bir soba başında ısıtsam. Bu bahçedir desem bu ev bu yatak Bu ılık minderi anne yüreğinin Bu bitkin bir babanın karıncalaşmış sesi. Evlerden sokaklara sokaklardan evlere Seni bekliyor bütün oyunlar Bütün mevsimler seninle ilkyaz. Hiçbir türkü keder vermeyecek artık Hiçbir pencereden kötülük gelmeyecek... Bütün gözyaşlarını toplasam kirpiklerden Bütün silahları bir meydanda yaksam Sonra çıkarıp mezarlardan ölüleri Dili göğe değen ateşlerin çevresinde Öperek kaybolmuş zamanları gövdemle Bütün acıları aşka çevirsem Olmazsa gidip o çocuklarla dağlarda ölsem...
Sayfa 51 - Kırmızı Kedi Yayınevi
·
17 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.