Bin Muhteşem Güneş, yazdığı bütün kitaplarında Afganistan'da insan olmanın bilhassa kadın olmanın zorluklarını apaçık bir şekilde resmeden ve milyonları kitap sayfalarına kitleyen Khaled Hosseini'nin okuduğumda beni soluksuz bırakan bir eseri oldu.
Dönemi ve anlatılan coğrafyayı sosyolojik, siyasal, psikolojik ve aile yapısı itibariyle betimleyerek, insanı hayrete düşüren bir çağdışı tutum ve hatta vahşet denebilecek olaylar silsilesi içinde veren Hosseini, bir kez daha okuyanların ağzını açık bırakarak kitaplarının kazandığı övgülere ne kadar layık olduğunu bize kanıtlıyor.
Hikayede yerle bir edilmiş bir coğrafyanın, paramparça edilmiş ailelerin, çocukluğu elinden alınmış ve kadın olduğu için hayvani bir muameleye maruz kalan insanların hikayesini yürek sızlatan göz dolduran satırlarda okuduk.