Gönderi

Ne düşünüyorsunuz?
İnsanlar, ahlakdışı eylemlerde bulunan kişilerin cezalandırılması gerektiğini düşünürler: Ahlaki bir suç işleyen kişiye zarar vermenin hak olmasının yanı sıra ona herhangi ceza vermemek, yani "yaptığını yanına bırakmak" hatadır. "Ben brokoli sevmiyorum, fakat senin yemen umrumda bile değil" demek kolaydır; fakat hiç kimse "ben öldürmeyi sevmiyorum, ama senin birilerini öldürmeni de umursamam" diyemez. Kadınların istedikleri gibi kürtaj yaptırmasını savunanların, araba çıkartmalarına yakışacak bir üslupla "Eğer kürtaja karşıysan, sen yaptırma" derken meseleyi ıskalamalarının sebebi budur. Eğer bir insan kürtajın ahlaksızlık olduğuna inanıyorsa, o zaman başka insanların bunu yaptırmasına izin vermek gibi bir seçeneği yoktur, tıpkı insanların tecavüz etmesine veya cinayet işlemesine izin verme seçeneğinin olmaması gibi. Bu yüzden de insanlar, cezaları yürürlüğe koyması için ilahi adalete ya da devletin zorlayıcı gücüne başvurulmasını haklı bulurlar. Bertrand Russell şöyle yazmıştır: "zalimlik yapmayı vicdanlarına sığdırmak ahlakçılar için keyiftir - cehennemi icat etmelerinin sebebi de budur." Ahlak anlayışımız, ahlakdışı eylemleri engellemenin ya da cezalandırmanın bir yolu olarak başka insanlara saldırganca davranmamıza yetki verir.
Sayfa 324 - Boğaziçi Üniversitesi Yayınevi, 4. Baskı: Nisan 2018
·
278 görüntüleme
Dora okurunun profil resmi
herkes herkese göre ahlaksız. bu yüzden herkes herkesi yargılıyor, kısıtlıyor. youtube.com/watch?v=JR9eB4J...
Emre okurunun profil resmi
Ahlak dini bir yargı olmadığı sürece bir işe yarar diye düşünüyorum. Freud'un Totem ve Tabu kitabı en iyi örnektir.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.