Gönderi

Sovyet basını borçlarımızı ödememizi eleştiriyor ve 1928 ve 1933 Antlaşmalarını, Avrupa sermayesi önünde boyun eğiş telakki ediyordu. Sovyetlere, biz de basın yolu ile “borcumuza ve imzamıza sadığız” diyerek cevap veriyorduk”. Dolayısıyla İtilaf Devletleri de zaman içerisinde ve özellikle 1929 Buhranı sonrasında; neticede borçlarını, ya hiç tahsil edememek veya tahsil edebilecekleri kadarı ile yetinmek arasına sıkışmışlardı. Borçlarını ödeme konusunda tek sıkıntıya düşen biz değildik; Hover Moratoryumu ilan edilmiş ve alacaklımız Fransa da moratoryum ilan ederek I. Dünya Savaşı’ndan kalan borçlarını ödememe yoluna gitmişti.
Sayfa 127 - 1. baskı - 2008
·
31 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.