"Hislerimiz ya da duygularımız, varoluşun diğer kipleriyle gerçekleşen dış karşılaşmadan doğdukları ölçüde, duygulandıran bedenin doğasıyla ve bu bedenin zorunlu olarak upuygun olmayan fikriyle, halimizle kuşatılan bulanık bir imgeyle açıklanırlar. Onların upuygun nedeni olmadığımız için, bu gibi duygular tutkulardır. Hatta, eyleme kudretinin artışıyla tanımlanan sevinç kaynaklı duygular da tutkulardır: Sevinç "bir insanın eyleme kudreti, kendisini ve eylemlerini upuygun bir şekilde anlayacağı noktaya yükselmediği ölçüde" bir tutkudur. "