Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

195 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Bir Kadının Olağanüstü Değişimi: Uyanış
“Kadınlar pek özel ve narin varlıklardır aziz dostum.” (Sayfa 111) Amerikalı yazar
Kate Chopin
Kate Chopin
, 1851’de doğdu. İlk romanı 29 yaşındayken yayımlanan Chopin’i asıl üne kavuşturan ise öyküleri oldu. Çeşitli antolojilerde öyküleriyle boy gösteren yazar, dönemindeki nadir kadın yazarlardan biri olarak başarılı bir kariyer ortaya koydu. 1904’teki ölümüne dek üretmeye devam eden Kate Chopin’in başlıca ana temaları arasında kadının yaşamı, cinsellik, toplumsal cinsiyet, ölüm, ırkçılık karşıtlığı yer alır. Feminist kimliğini saklamayan, her Amerikan kadınının cinsel özgürlüğü ve kendine ait bir hayatı vardır diyerek cesur söylemlere sahip olan yazarın ülkemizde bir tutam öyküsünün yanı sıra, bir de romanı yayımlanmıştır. “Uyanış” isimli bu romanı da yine feminist edebiyatın önemli örnekleri arasında yer almaktadır fakat roman, ilk yayımlandığında muhafazakar Amerikan halkı tarafından tepkiyle karşılanmış ve satışı yasaklanmıştır. 20. yüzyılın ortalarından itibaren kitap yeniden gündeme gelmiş ve hak ettiği değeri yıllar sonra ancak kazanabilmiştir. Türkiye İş Bankası Modern Klasikler dizisi kapsamında yayımlanan Uyanış’ın çevirisi
Burcu Şahinli
Burcu Şahinli
’ye ait. Yine aynı dizi kapsamındaki
Kısa Öykünün Büyük Ustaları
Kısa Öykünün Büyük Ustaları
isimli kitapta “Caline” öyküsüyle karşımıza çıkan Chopin’in 2 farklı öykü derlemesi daha bulunuyor:
Bir Çift İpek Çorap ve Başka Öyküler
Bir Çift İpek Çorap ve Başka Öyküler
ve
Bir Ön Yargı Meselesi
Bir Ön Yargı Meselesi
. “Benliğinin –şimdiki benliğinin- eski benliğinden farklı olduğunu biliyordu yalnızca. Artık çevresine başka gözlerle bakıyor ve içindeki, onu değiştiren, renklendiren yeni koşullarla tanışıyordu, kuşku duymuyordu henüz.” Uyanış isimli romanını kısaca “bir kadının uyanışı” olarak özetlemek mümkün aslında. 1899’da yayımlanan Uyanış’ın, kendisinden tam 44 yıl önce kaleme alınan “
Madame Bovary
Madame Bovary
”le aynı kulvarda bir roman olduğu söylenebilir.
Gustave Flaubert
Gustave Flaubert
’in de yaptığı tam olarak bir kadının kendi benliğinin bilincine vararak içinde bulunduğu sisteme başkaldırmasıydı. Flaubert, Emma Bovary karakteriyle kadınlar için adeta bir ses olmuş ve kadının toplum içindeki yerini yeniden masaya yatırmıştır. Oldukça tartışmalı sahnelere sahip olan roman detaylı anlatımı ve karakterler arasındaki ilişkileri iyi yansıtması açısından bir klasik haline gelmiştir ve Emma’nın yaptıklarının birçoğu sağlam temellere dayandırılmıştır. Uyanış’ta karşımıza çıkan tabloda ise Edna Pontellier isimli kadın karakterimizin Madam Bovary’i okumuşçasına hareket ettiğini görüyoruz. Peki bu ne demek tam olarak? Kate Chopin, Flaubert’le benzer yoldan gitse de, onun kadar başarılı bir romana imza atamamıştır çünkü zaten yapmaya çalıştığı şeyi 44 yıl önce büyük Fransız romancı Flaubert yapmıştır. Bu durum elbette Chopin’i başarısız yapmamaktadır. Uyanış’ın edebi dil, anlatımdaki sadelik ve elbette işlediği temayı da düşünürsek, iyi bir roman olduğu rahatlıkla söylenebilse de, karakter yaratımı, karakterler arasındaki ilişkiler ve olayların işlenişi gibi konuları da eklediğimizde ortalama bir esere dönüşüyor. Chopin, karakterinin birçok davranışını mantıklı temellere dayandırmadan, hızlı bir şekilde işlemeyi tercih ediyor. Daha uzun bir romana imza atıp derin psikolojik tahlillerle öyküsünü daha da güçlü bir hale getirebilecekken, birçok şeyi yüzeysel bırakmayı tercih ediyor. Edna, Leonca Pontellier isimli bir adamla evli ve iki de çocuğu olan bir kadındır. Sıradan başlayan bu hikâye, Edna’nın yaşadığı hayatı sorgulamasıyla birlikte bir anda farklılaşıyor ve roman farklı bir kulvarda seyretmeye başlıyor. Eşine ve çocuklarına karşı soğuk olan Edna’nın toplum nezdinde kabul görmüş “anne” ve “kadın” sıfatlarından gittikçe uzaklaşmasını okuyoruz. Özgür bir kuş olup uçmayı arzulayan Edna’nın kafasının karışıklığı ve aldığı kararları aniden alıyor olması onu aykırı bir karaktere dönüştürüyor “Mrs. Pontellier bir insan olarak evrendeki yerinin farkına varmaya, bir birey olarak kendisi ve çevresiyle olan ilişkilerini tanımaya başlıyordu.” Edna, hayatının sonraki safhasında kocasından uzaklaşarak farklı erkeklere yakınlaşıyor ve hatta onlarla ilişki kuruyor. Zaten kitabın tartışma konusu olan kısımları ise buralar çünkü bir kadının uyanışını anlatırken aynı zamanda aldatmak eylemini normalleştirmeye çalıştığı söylenerek ahlaki açıdan bunun yanlış olduğu belirtilmiş ve yazara yüklenilmiştir. Elbette ki aldatma eyleminin her koşulda yanlış olduğunu ifade etmek gerekir fakat romanı daha geniş bir açıdan da okumak gerekir aynı zamanda. Yaşadığı toplumda belirli kalıplar içine sıkışıp kalan bir kadının yaşamını sorgulaması, kendisini bir anda zincirlerle bağlanmış gibi hissetmesi ve sorgulayarak bir çıkış yolu araması elbette ki öyküde ilk fark etmemiz gereken şeyler olmalı zira Chopin’in farkındalık yaratmaya çalıştığı konu da tam olarak bu. Fakat Madam Bovary’de bu temanın daha bir ustalıkla işlendiğini düşündüğüm için Uyanış’ı onun gerisinde anmam gerekiyor. Madam Bovary’i de, Uyanış’ı da okumak gerek ve hem Emma’nın hem de Edna’nın hayatlarına şöyle bir misafir olarak benzerlikleri ve farklılıkları keşfetmek gerek. Edebiyatın güzelliklerinden biri de bu çünkü benzer temaları farklı coğrafyalarda yaşamış farklı yazarlardan okuyup aralarında kıyaslama yapabiliyoruz. Keyifli okumalar dilerim. “Gelenek ve ön yargı seviyesinin üstünde uçmak isteyen kuşun kanatları güçlü olmalıdır. Zayıf kuşların yara bere içinde, yorgunluktan perişan olmuş halde yere düştüğünü görmek çok acıklıdır.”
Uyanış
UyanışKate Chopin · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20193,007 okunma
··
1 artı 1'leme
·
5,4bin görüntüleme
Bu yorum görüntülenemiyor
Duygu Erkut okurunun profil resmi
Çok güzel bir yorum olmuş Madam Bovary çok sevdiğim bir eserdir fakat bana kalırsa Emma ile Edna hayattan çok farklı beklentileri olan, bambaşka hırslarla yola çıkmış kadınlar. İkisini kıyaslamazdım. Edna, Bihter, Anna Karanina, Emma sadece tek bir ortak noktaları var aslında ödedikleri bedel.
Bahri Doğukan Şahin okurunun profil resmi
Anna Karenina, Aşk-ı Memnu ve hatta benzer (ya da yakın) temada olduğunu düşündüğüm Lady Chatterley’nin Sevgilisi romanlarını okuduktan sonra daha geniş bir açıdan bakabilirim ben de. :) Şimdilik Madame Bovary ekseninden bakabildim sadece. Evet, hepsinde ödenen bedel var. Ve bu kaçınılmaz oluyor sanırım. Teşekkür ederim yorum için. ^^
berfin h okurunun profil resmi
feminist bir romandan seçtiğiniz alıntı beni benden aldı gerçekten hiç mi ben ne yazıyorum demediniz
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.