Gönderi

Buranın garsonları giyimlerine son derecede dikkat ederler. İş görürken ağızlarında cigara olmaz. Elleri pırıl pırıldır. Tırnakları da hep dibinden kesilidir. Semih Mümtaz’ın anlattığına göre burada hızlı konuşulmaz. Bir şey içer, ya da yerken ağız pek açılmaz. Dirsekler masaya dayanmaz. Islık çalınmaz. Şunun bunun yüzüne dalarcasına bakılmaz. Burada rakı ile meze de verilir. Ama mezeler pastırmalı, sucuklu, sar­ımsaklı olmaz. Rakı içenler daha çok beyaz peynire, bir de, bir de, sıkı durun, havyara yatar. Masalarda kelli felli paşalar, beyler, mösyöler, madamlar, matmazeller başı çeker. Beyoğlu’nun kalburüstü yosmalarından Nemseli Anna, Deli Eleni, Kara Katina, Arnavutköy’lü Poliniya, Çakır Uskuhi, Benli Anjel de sık sık görünmeyi alışkanlık haline getirmişlerdir. (Tepebaşı Bahçesi)
·
42 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.