Gönderi

288 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
36 saatte okudu
Hayatın kurgulanmış akışı esnasında insan bir süre sonra tatmin olmamaya başlar. Aradığı bu değildir ; bir cinar ağacının dibinde oturmak, sonbahar yapraklarının dökülüşünü izlemek ve biraz düşünmek ister o. Ardından ruh da katılır vücuda. Tabiatla kurulan ilişki, iç dünyamızı eğitmekle kalmaz , onu renklendirir de. Çöle bakmak , denize bakmak, dağlara bakmak, ufka bakmak insanın içini büyük bir sevinçle doldurur. Bizim de içimiz tabiat kadar geniş ve zengin, bunu anlarız. Biz büyük nüshayız aslında, âlemse küçük nüsha ( sayfa 206 ). Bu küçük nüshada herşey sınırlıyken bedenimiz, bilgimiz ve duyularımız; gönlümüzün bir sınırı var mıdır ? O kadar geniş bir mânâ denizidir ki gönül, uçsuz bucaksız, hadsiz hudutsuz , kenarı kıyısı mevcut değil. hep bir telaşla yaşamaya çalıştığımız şu dünyada , oradan oraya koşuşturan buna rağmen hiç bir işe yetişemeyen insanlarla dolu ,bir şeyleri unutmak istercesine hızlı adımlarla ilerlerken bizlere Erzurumlu İbrahim Hakkı 'nın Can ellerinden gelmişem Fânî mekânı neylerem Ol mülke meylim salmışam Ben bu cihanı n'eylerem Aşkın şarabın içmişem Dil gülşenine göçmüşem Ben varlığımdan geçmişem Nâm ü nişânı n'eylerem Dünyaya geldim gitmeye İlm ile hilme yetmeye Aşk ile ân seyretmeye Ben în ü ânı n'eylerem şiiriyle dur biraz, yavaşla dedirten mutlaka okunması gereken güzel bir eseri.
Dünyaya Geldim Gitmeye
Dünyaya Geldim GitmeyeKemal Sayar · Turkuvaz Kitap · 20193,025 okunma
·
424 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.