Okuduğum ilk Bulgakov kitabı ve kesinlikle son olmayacak. Yazım dili o kadar sade ve tatmin edici ki okurken kendimi tüm o hastaların ve doktorun yanında hissettim...
İlk atama yeri ücra bir yer olan doktorun, 1915 yılında yaşadığı deneyimler, hastalarının inançları, ve devrimin getirdikleri; hava şartları ile mücadele dolu zorlu bir hayatın kısa kısa hasta hikayelerini okurken, onun mücadelesini, kendine olan güvenini ve içsel çelişkilerini, sanki hastanenin gizli bir köşesinden izliyormuşum hissini yaşadım...
Genç doktorun başından geçenleri okurken kimi zaman endişelenerek, kimi zaman gülümseyerek ama özellikle son bölümü üzülerek okudum.
O dönem insanların özellikle cerrahi müdahaleden ne kadar korktuklarını, batıl inançlarını, hem doktora gelip hem de yapılacak işlemleri kabul etmekte zorlandıklarını Bulgakov mesleği gereği çok iyi gözlemleyip, aktarmış...
Okumak isteyenlerin bir an önce okumalarını tavsiye ederim...