Emre Bulut bir yorumu yanıtladı.
Herkesin bildiği
··
21,3bin görüntüleme
Öne Çıkan Yorum
Bende dediklerinize katılıyorum. Kitabı bitirince biraz üzülmüştüm çünkü adına bakıp biraz daha fazlasını bekliyordum. Kitabın ismi iddialı, dediğiniz gibi bilindik şeyler. Ama okunabilir mi bence okunur. Ve biraz abartılmış bir kitap olduğuna bende inanıyorum. Eğer okunacaksa da öyle çok aman aman değil diyebilirim.
Kitabı hevesle okumaya başlayıp, sonra hiç beklediğim gibi çıkmadığını görünce ben de sizin gibi düşünmüştüm Emre bey. Ne güzel anlatmışsınız :) Anlattıklarını gördükçe, kitabın fazla abartıldığını düşünmedim değil. Hatta bir arkadaşımla üzerinde tartışırken şuna karar verdik: Bizim gibi okuyan insanlara göre bu kitap çok düşük seviyede kalıyor, biz burda anlatılanları çoktan geçmişiz :) Emeğinize sağlık☺️
Biraz önce okuma grubunda şu kanıya vardık. 1.1850 ler Fransa sında konuşulmayan, girilmeyen bi konu. 2.Kadınların o dönem için haklarının azlığı 3.Okuduğumuz yaşın 18 20 gibi yaşlar olmaması yani tecrübelerimiz 4.Cemil Meriç gibi büyük isimlerin övgüsü. 5.Anlatılanların günümüz teknolojik gelişmesi ile birlikte herkes tarafından rahat bi biçimde biliniyor olması. Bu aslında kitabı kötü değil, bizi biraz dönemin ilerisinde yapıyor diyebiliriz aslında.
1 sonraki yanıtı göster
Kitabın dilini bende çok ağır buldum yetersizliğimden kaynaklandığını düşünerek. Belki de tercüme bir kitap olduğu içindir. İlk okuyuşumda yazarak, ikincisinde birkaç kitapla birlikte eşzamanlı okuyarak denedim birde. (Çok Kıymetli bir büyüğüm önermişti çünkü) Birbirinden bağımsız üç ayrı bölümde okudum (İlahiyat,İktisat,Çocuk Gelişimi) Hafızım ve Manevi danışmanlık-rehberlik eğitimi alınca psikoloji üzerine mi yüksek yapsam diye merak saldım.Belki dur da bi karar ver demesi gereken "o kişiydi" bu kitap. İlgi çeşitliliği dikkat dağınıklığından kaynaklanan bir tür "tembellik"; hiçbir konuda derinleşecek uzmanlığa sahip olamayan bir zihin "vızıldayan bir zihindi" çünkü kitaba göre. Herşeyi birden bilmeye çalışan, hicbirseyi bilemez ki tam olarak çünkü ömrümüz o kadar uzun değil. "Duyguların" eşlik etmediği bir bilginin -ne kadar mantıklı olursa olsun- hayvan tabiatımız üzerinde etkili olamayacağı teşhisi bence çarpıcıydı. Öleceğimiz kesin ve ne zaman öleceğimiz kesinlikle belirsizken gerekli çabayı gösterme-memiz başka nasıl açıklanabilirdi... Bu nedenle gerekli duyguyu tetiklerse eğer saçmasapan bir film dahi tesir edebilir iradelerimize diye düşündüm. "Çağrışım psikolojisi" ve "zaman" anahtar kavram oldu benim için. Doğru kararı verdikten sonra bu bilgiyi destekleyecek her türlü duyguya yatırım yapma fikri alışkanlık oluşturmada etken diyordu daha daha daha öğrenerek bilgiye yönelik girdiyi artırmak yerine duyguya yönelik veriye odaklanmak. Bu kitap ciddi farkındalıkları tek bir paragrafta içiçe geçirdiği için okuyup geçilemedi bende. Özümsenmesi ve bir ders kitabı gibi hala üzerinde çalışmam gerektiğini hissettirdi. Fakat tekamül vardır ve karakter dönüşebilir yani hala umut var :) İbadetin "az da olsa devamlı" olanının kıymetini dinimizden biliyoruz zaten ki kitapta bunu savunuyor çalışma metoduna örnek olarak. Kilise; düşünen ve sorgulayan insan tipinden hoşlanmadığı için kınamış olabilir. "Vesvese şeytandandır", "seni şüpheye düşüreni bırak" gibi değerler bizde de olduğundan eksik anlayışın getirdiği kısmî cehalet nedenli bir tepkidir belki gösterilen, bilemedim.
Harika bir üslubunuz var..Tespit ve yorumlarınız çok doğru..Kaleminize sağlık 😇👍🏽
1 sonraki yanıtı göster
Evet,ben de lise 3 te iken okumuştum.İrade terbiyesini sadece düzene bağlamış gibi gelmişti bana da.Dağınık bir insan istese iradeli olamaz mı?Ama gene de yeniden okunmaya değer diye düşünüyorum.3 setten oluşuyor ama hepsini okuyabilir miyim blmiyorum.Zaten dediğiniz gibi dili oldukça ağır..
Kesinlikle..Çok doğru tespit etmişsiniz..Diğer kitapları hiç okuyasım gelmiyor ne yalan söyleyim 😅
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.