Devlet eliyle bir endüstri yaratılmasına gelince, bunun için de bilgiye, yorulmadan bir çalışma kudretine ve paraya ihtiyaç vardı. Halbuki, Osmanlı devlet adamları modern ekonomi bilgisinden mahrumdular. Endüstrinin, maliye, ziraat, ticaret ve nafia ile münasebetlerini kavrayamamışlardı. Bu yönden rasyonel bir ekonomi programları yoktu. Bu sahalarda yaptıkları veya yapar göründükleri ıslahat perakende ve sathi idi. Sıhhatli bir maliye politikaları da yoktu. Ziraatin ne şekilde geliştirileceğini bilemiyorlardı. Ticarette Avrupa'nın liberalizm sistemini kabul etmişler ve kapitülasyonların zararı azmış gibi, yeni ticaret muahedeleriyle memleketin iç pazarlarını da yabancı sermayesine ve ticaret eşyasına açmışlardı. Bu şartlar içinde Abdülmecit devrinde, askerî sanayi müesseseleri dışında devlet eliyle kurulan birkaç fabrikayı yaşatmak bile güçleşmişti.