Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

232 syf.
9/10 puan verdi
·
4 günde okudu
iPad parmağım uf oldu! (Ruhunuzdaki kesiklere dikkat edin!)
Çocukluk yapma! Çocuk musun sen! Çocuktan betersin! Bu yaptığını çocuk yapmaz! Fark ettiniz mi, çocuk kelimesini ne kadar olumsuz bir kavram halinde kullandınız? Yaşayanların en kusursuzları belki de. Oysa birçoğunuz çocukluğuna hasret. İmkan verseler dönmek için elinizden geleni yaparsınız. Var mı çocukluk gibisi! Bir ön yargıyı yıkarak başlayalım hadi! Bu kitap Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk tarafından yazılmamıştır! Çocuk Gelişimi Uzmanı
Ziya Selçuk
Ziya Selçuk
tarafından yazılmıştır. Herhangi bir siyasi kavram, statü içermemektedir. Bir sabah uyanmışsınız. Henüz 6-7 yaşlarındasınız. Sabah çizgi filmlerini kaçırmamak için hemen televizyon karşısına koşuyorsunuz. Mahalleden arkadaşlarınız sizi oyuna çağırıyor. Acele yapılan bir kahvaltının ardından onlarla oynamaya çıkıyorsunuz. Mahalle maçları, saklambaçlar, misketler, körebeler, yakan toplar... Üst baş toprak çamur içinde. Acıktığınızın farkına dahi varmıyorsunuz. En sağlıklı beslenme biçimi salçalı ekmek zaten. Onu veren anneniz ya da komşunuz hiç fark etmiyor, herkes herkesin elinden yiyip içiyor o günlerde. Akşam ezanı eve yetişme telaşı, saat falan hikaye. Geç kalınca terlik ya da fırça bekliyor çünkü. ... Hadi şimdi açın gözlerinizi. Bugünlere bakma vakti geldi. Daha doğmadan başlıyor çocuk telaşı. Çocuk mu kariyer mi, bir çocuğa daha bakabilir miyiz, böyle bir dünyaya çocuk getirilir mi? Hadi oldu da doğdu. Toprağa elini sürme, "Çocuğun yerle, toprakla ilişkisini kısıtlamak yaşamla bağını kesmek gibidir oysa." (s. 73) Eskiler ne der "Bir gün düşersen, toprağa sarıl ki kalkabilesin evlat." O çocukla oynama, derslerine çalış, ben senin yaşındayken öyleydim, böyleydim... Öyle miydiniz sahiden? Yoksa başaramadığınız her şeyi onun başarmışsını istiyor, kendinizi böyle mi tatmin ediyorsunuz? Hem öyle bile olsanız: "Bugünün çamaşırları dünkü güneşte kurumaz." (s. 171) Hep rahatsız olduğunuz "Z Kuşağı" adını yalnızlıktan, ruhlarındaki kesiklerden aldı belki de. "Silgisinde delikler, kesikler, bölükler varsa ders gereğinden fazla sıkıcıdır muhtemelen. Örselenmiştir belki; belki de ruhundaki kesikleri, bölükleri temsil ediyordur o izler." (s. 221) Öyle güzel bir örnek seçmiş ki Ziya Hoca. Hepiniz bilirsiniz
Franz Kafka
Franz Kafka
'nın meşhur Gregor Samsa'sını. Herkesin işine yarayan bir karakterken sevilir, saygı görür. Toplumun kendisinden beklenenleri yerine getirirken onlar tarafından kabul görür. Ve bir sabah onların işine yaramayan, onlardan farklı bir karaktere dönüşür, "ondan kurtulmalıyız" der en başta ailesi. Özgün olan, yeni bir şeyler bulanlar sindirilmeye mahkumdur, bütün problemler gidiş yoluna uygun çözülmelidir, aksi takdirde puanlarınız kırılır. Toplum çocukluktan itibaren tek tip birey olmaya iter. Böyle mi olmalıdır? "Gerçek şu ki, ihmal ettiğimiz her şeyin altında kalırız." (s. 17) Eserin en başarılı bulduğum noktalarından biri, konunun uzmanı düşünürlerin fikirlerinden, -çok sevdiğim
Şermin Yaşar
Şermin Yaşar
da onlardan birisi- şairlerin dizelerinden yararlanılmış olması. Bu kimi zaman
Martin Heidegger
Martin Heidegger
olmuş, kimi zaman
Yunus Emre
Yunus Emre
, kimi zaman
Attila İlhan
Attila İlhan
, kimi zaman ##$##yazarSeolar:i10145.$$#$$ "Kader, gayrete âşıktır." (Yunus Emre) "Kendini martılarla bir tutma Senin kanatların yok, Düşersin, yorulursun." (Attila İlhan - Ağustos Çıkmazı) Nedir bu "kıyamam sana!" merakı? Daha bebeklikte başlıyor. Çocuk bir koltuğa çıkmaya çalışıyor. Bu onun zaferi olacak. Ona yardımcı olmak adına onu koltuğa çıkarıyorsunuz. Onun ilk zaferinin önüne geçtiniz bile! Çocuk büyümeye başlıyor hala ona elinizle yemek yediriyor biraz daha büyüyünce ödevlerini elinizle yapıyorsunuz. Nerede güçlükler ile güç kazanıp güçlenecek bu çocuk. Bu kıyamam sanalar yüzünden ileride onların hayatına kıyıyorsunuz farkında olmadan! Doğar doğmaz teknoloji ile tanışıyor çocuk. Onu bedeninin bir parçası haline getiriyor. Öyle ki bir süre sonra kendinden ayıramıyor. "iPad parmağım uf oldu!" Oysa çocukluğumuzu hatırlayalım, düşerdik, dizlerimiz uf olurdu. "Çocuğun kendi organını teknolojik bir referansla tanımlaması hoş olduğu kadar garip değil mi sizce?" (s. 211) Heidegger'e göre, "Teknoloji bir yerden sonra kendi varoluş nedeni haline gelir." (s. 212) Annelerin, Babaların, Anne baba olmaya hazırlananların, Eğitimcilerin Ve hatta öğrencilerin dahi mutlaka okuması gereken bir eser olduğunu düşünüyorum. Sıradan kişisel gelişim kitapları gibi "azmet yeter" tarzında bilgiler vermiyor, yüreğe hitap ediyor cümle cümle. Yazarını sevelim, sevmeyelim birçok yönüyle dolu dolu. (Görev yaptığı süre zarfında benim de birçok eleştirim oldu) Her şeyden bağımsız, konusuna hizmet eden, çocuklara bakışı değiştirecek nitelikte bir çalışma. Keyifle okumanız, okunmasına vesile olmanız dileğiyle. (Belki iletiyi paylaşmanız en azından bir kişinin okumasına vesile olabilir.) Hoşça kalın, kitapla kalın.
Kırk Kere Söyledim
Kırk Kere SöyledimZiya Selçuk · Kronik Kitap · 20221,203 okunma
··
15,4bin görüntüleme
Mikail Balcı okurunun profil resmi
İçinde bakanlığa, siyasete vs dair tek cümle geçse orada bırakacaktım eseri. Nitekim geçmedi.
Hülya okurunun profil resmi
Teşekkürler Hoca'm. Çok güzel bir inceleme olmuş.
Mikail Balcı okurunun profil resmi
Ben teşekkür ediyorum ilginiz için.
Piraye okurunun profil resmi
İncelemenizi merakla beklemiştim.Dervişin Teselli Koleksiyonu’nda olduğu gibi alıntılarınızı ilgiyle takip ettim okuyup “iyi ki okudum”dediğim kitap oldu.Bu kitap da okuyacaklarım arasına girdi şimdi. "Bugünün çamaşırları dünkü güneşte kurumaz." Bu cümle ne kadar derin incelemeniz ne kadar duyguluydu.Çocukluğuma gittim salçalı ekmek yedim terlik yemeden büyüdüm şükür,çeviktim galiba :) Ve en çok annelerin okuması kendisini geliştirmesi gerektiğini düşünüyorum. Emeğinize fikrinize sağlık.
1 önceki yanıtı göster
Mikail Balcı okurunun profil resmi
Teşekkür ederim. Terliklerin tadı bile güzeldi o zamanlar. Öyle yaralara hasret kaldık.
2 sonraki yanıtı göster
27 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.