192 syf.
10/10 puan verdi
Yazarı Yusuf Atılgan, Manisa Hacırahmanlı köyünden. Doğup büyüdüğüm köye yakındı. Köyünün yanından her geçişimde onun gibi olmak isterdim. Köyde yaşayıp çiftçilik yaparak yazar olmak bir zamanlar hedefimdi. Yusuf Atılgan'dan esinlenilmiş bir düşünce... Bu arada bu romanını köyde yazmış ve şehirdeki insanı anlatıyor. Diğer romanı 
Anayurt Oteli kırsal insanı anlatıyor ama şehirde (İstanbul) yazılmış.
Yazıldığı yıllar, 1950ler, yani toplumcu gerçekçi romanın estiği piyasayı belirlediği yıllar. Kemal Tahir yılları. Hatta bir keresinde Vedat Türkali, Yusuf Atılgan'ı görünce, niye başka türlü yazmadın demiş, Yusuf Atılgan da Tahir Kemal gibi mi yazsaydım demiş. Çünkü Aylak Adam, modern toplumdaki bireyin sorunlarını ele alıyor. Toplum sorunlarından çok bireyi merkeze alıyor. Toplumcu gerçekçiler ise toplum sorunlarını (köylü sorunu, yoksulluk, sol, devrim, eşitsizlik, adaletsizlik vs.) ele almayı gerçek sanatçılık olarak açıklıyordu
Aylak Adam hakkında çok fazla inceleme, deneme, makale, program vs. var. Aylak adam, aslında sosyolojide bilinen ve tartışılan bir tip. George Simmel daha 20.yy ilk yıllarında bu tipi anlatmış, E.Goffman, "uygar kayıtsızlık" kavramsallaştırmasıyla kısmen değinmiş (kalabalık şehirlerde insanların temastan kaçınarak, birbirini görmezden gelmesi _ ilginçtir Aylak Adam romanında sürtünmeden, tensel temastan hoşlanan insanların varlığından bahsediyor ama roman kahramanı bunu negatif anlamda söylüyor), D. Riesman, Yalnız Kalabalıklar'da romana katkı sağlayan teorik çerçeveler veriyor.
Romanla ilgili okuduğum iki inceleme/deneme, romanı derinlikli ele alıyor. Tavsiyemdir: 
Nurdan Gürbilek 
Mağdurun Dili ("İlle gerekli mi başkaları?" s.117-144) ve 
Berna Moran 
Türk Romanına Eleştirel Bir Bakış 2 (s.219-256).
Romandan aklıma takılanlar:
1. Freudyen anlamda babaya karşı düşmanlık.
2. Baba_oğul çatışmasının varlığı. Sosyologlar özellikle köy sosyolojisinde çalışanlar (M. B. Kıray vd.) kırsal kesimdeki baba-oğul çatışmasını, annenin emniyet sübabı rolüyle çatışmayı yumuşatıcı işlevini vurgularlar. Anne burada erken vefat ediyor, anne yerine teyze geçmiş ve babaya karşı oğulu koruyor ama teyze babayla aşk da yaşıyor. C'nin kafası çok karışık.
3. Teyzeye de aşık roman kahramanı C. Belki erken vefat eden annenin yerine onu koyuyor. Teyze de vefat edince hep -belki de teyzesine benzer- ideal kız arkadaş arıyor.
4. Aylak bir adam ve hayatı babasına benzememe gayretiyle şekillenmiş ama babasının mirasıyla aylaklığa devam ediyor.
5. İlişkilerde sıkılgan, yalnız kalmak istiyor. Pek bir arkadaşı yok.
6. Parayla kadınlarla ilişkiye giriyor ama bazen sadece onlarla tuhaf fanteziler yapmalarını istediğinden kadınları kaçırtıyor (örneğin kadından burnunu öpmesini istiyor)
Yazıldığı zamandan beri tartışılan, ilginç karşılanan, ama özellikle de 2000ler sonrası popüler olan, kesinlikle okumayı hakeden, değerli bir eser, tavsiyemdir...
·
1 artı 1'leme
·593 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.