Eskiler kafiyeyi tam bir teknik sistem hâline getirmişler, onun çeşitleri hakkında teferruatlı kitaplar yazmışlardır. Hattâ şairlere kolaylık olsun diye kafiye lügatleri tertip etmişlerdir. Meselâ şair bir mısrada ikrâr diye bir kelimeyi kafiye niyetine kullanmışsa, onu takip eden mısralarda hangi kafiyeleri kullanabileceğini bu lügatler hatırlatır, orada ikrâr kelimesinin altında ihzâr, ihbâr, ihtâr, iş'âr gibi daha bir yığın kelimenin alt alta sıralandığını görürdü.