Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

252 syf.
·
Puan vermedi
Dünya hassas kalpler için bir cehennemdir...
Bu eseri incelemeye başlamadan önce beni çok heyecanlandıran bir bilgiyi paylaşmak istiyorum. Evet, ölümünden tam 132 yıl sonra, ölüm yıl dönümüne sayılı günler kala Van Gogh'un gizli bir otoportresi keşfedildi. Bu incelemeyi yazmamdan tam 10 saat önce keşfedilmiş ve ben bu haberi yeni gördüm. Bir okur için bundan daha güzel bir sürpriz olabilir mi? 19. yy'da Bir Tutunamayan Van Gogh günümüzde çok büyük bir sanatçı, tabloları çok ünlü ve değerli, resimlerinin baskısını her yerde görmek mümkün fakat kendisi 19. yy'ın bir tutunamayanı. Tüm yaşamı boyunca sadece bir tek bir tablosunun para karşılığında satıldığı, bir kaç tablosununda takas edildiği biliniyor. Meslek hayatında resim sanatına tutunana kadar öğretmenlik, vaizlik, misyonerlik, sanat tüccarlığı gibi birçok işi denemiş fakat hiçbirinde tutunamamıştır. Sadece mesleki ve parasal açıdan değil yaşamının birçok farklı alanında tutunamamıştır. Bir iki kez aşık olmuş (ya da aşık olduğunu sanmış), aşkları hep tek taraflı kalmıştır. Çok severse, çok çalışırsa sevilebileceğine inanmıştır ##$##gonderiIdler:164096742.$$#$$ 37 yıllık yaşamında yaşadığı yıl sayısına yakın adres değişikliği yapmıştır. Yaşadığı bazı yerlerde insanlar hakkında şikayet dilekçesi toplayıp onu uzaklaştırmaya çalışmışlar, çocuklar bile doğada resim çizerken başına musallat olup onu rahatsız etmişlerdir. Annesi bile daha küçücük bir çocukken ona cenetten yeryüzüne sürülmüş bir günahkar gözüyle bakmıştır, vefat ettiği için ismini aldığı, şimdi göklerde, tanrının cennetinde yaşıyan önceki çocuğunu hatırlattığı için ona anne sıcaklığını gösterememiştir. Hayattaki tek tutamağı resim ve en büyük şansı Theodere Van Gogh. "Dünya hassas kalpler için bir cehennemdir..." Kitabın bende bıraktığı etkiyi tek cümleyle özetlemem gerekirse budur. O kadar yufka yürekli bir insanki ailesinde bir skandala neden olmasına rağmen, kendisini geçindirecek kadar parası olmamasına rağmen sokakta gördüğü hamile bir kadına yardımcı olmaktan kendini alamaz. Van Gogh'un en yakın en güvendiği dostu, onu küçümsemiş, ona acımasız sözler söylemiştir. Van Gogh hassas bir insan olduğu için bu sözlerden çok fazla yaralanmış ve arkadaşını affedememiştir. Platonik aşık olduğu kuzeninin ailesinin onu başlarından savmak için yaptığı hareketi çok fazla kırıcı bulur, onları affedemez. Van Gogh Google Bu kitabı çok fazla uzun bir sürede okudum, içinde birçok yazar, şair, ressam sanatçı ismi geçiyor. Yani kısaca paragraf başı Google açtıran bir kitap :) tabi mektuplarda bahsettiği tablolar için de Google Arts&Culture sekmesinin açık kalması gerekiyor. Bu uygulamayı indirerek tabloları artırılmış gerçeklik özelliğiyle inceleyebilirsiniz. Uygulamayı indirmeden siteden de tabloları tuvalin dokusuna, boya çıkıntısına küçük fırça darbelerine kadar ayrıntıyla inceleyebilirsiniz. (inceleyin n'oluuuuuuuuuuuur, çünkü lütfen.) Online Van Gogh Müzesinden de eserlerine ulaşabilirsiniz. Van Gogh Filmler Van Gogh hakkında geçmişten günümüze birçok film ve müzik yapılmıştır. Bu filmlerden sadece 3 tanesini izledim. "Loving Vincent" filmi Van Gogh'un tabloları kullanılarak 125 ressam tarafından 65 bin resimden oluşturulan teknik ve sanatsal bir şaheser. Teknik çünkü bu kadar emek, zaman ve para bir dedektiflik hikayesine kurban gitmiş benim gözümde. "Van Gogh: Painted With Words" tamamen mektuplardan ve Van Gogh'un yaşamına tanıklık eden insanların sözlerinden faydalanılarak hazırlanmış hiçbir kurgusal yönü olmayan tamamen belgesel niteliğinde bir film. Benedict harika bir oyuncu fakat Van Gogh olmak için çok sağlıklı ve sempatik. Yaşadığı toplumda sevilmemesini, dışlanmasını insan kafasında tasavvur edemiyor :) Van Gogh hakkında olduğunu bilmeseniz film 21. yy'da geçiyor sanırsınız. Filmin kıyafet ve dekoru buna imkan sağlıyor çok şükkür... Üçüncü ve izlerken Van Gogh'un duygularını hissedebildim dediğim film "Van Gogh: At Eternity's Gate" oldu. dünyaya Van Gogh'un gözüyle bakabilmemiz için bazen herşey çok sarı ve bulanık oluyor, kamera çok sallanıyor, şiddet görüntüleri yok çünkü Van Gogh kriz geçtikten sonra hiçbir şiddet eylemini hatırlamıyor. Kulağı sargılı sahnesinde içiniz cız ediyor... Doğa manzaraları harika. Facebook'taki dayı gibi olmak istemem ama cenaze töreni muhteşemdi. Sette olsaydım bir selfieyle anı ölümsüzleştirmek isterdim. Diğer filmlerini izlemek için sabırsızlanıyorum. Van Gogh Hangi kitapları Hatırlattı Bana Kitabın başından sonuna kadar okurken aklımdan çıkmayan isim;
Martin Eden
Martin Eden
Bu kitap edebi tür olarak farklı olsa da her ikisinde de aynı azmi, gayreti, sabırla çalışmayı, kendine/sanatına güvenmeyi, yoksulluğu, açlığı, eserlerinin değerinin anlaşılmamasını ve her iki kitap karakterinin de acıklı sonunu gördüm. Birinde daktilo ve kağıtlar diğerinde boya ve tuvaller farklı sadece. Martin'in kız kardeşinin imkanı olsaydı eminim o da Theo gibi kardeşini desteklerdi ama mevcut imkanlarıyla da desteklemiş zaten.
Ottla’ya ve Aileye Mektuplar
Ottla’ya ve Aileye Mektuplar
da yine ailesinden uzak olmak, sanat için çabalamak, azim ve gayret, yoksulluk, hastalık, mücadele yönleriyle abi kardeş arasındaki mektuplaşmalardır ve bu kitabı okurken çok sık aklıma geldi.
Babaya Mektup
Babaya Mektup
bu kitap da Van Gogh'un babasıyla ilişkisini düşünürken ve babasının incilini yaptığı tabloda yanına küçücük iliştirdiği Zola'nın mazlum ve ezilmişleri anlatan kitabının resmini gördüğümde aklıma geldi. Bu tablo kitapta yok. Delilik ve Dahilik Arasında Epilepsi, bipolar bozukluk, sınırda kişilik bozukluğu, güneş çarpması, meniere, kurşun zehirlenmesi, şizofreni... Ölümünden yıllar sonra bile hastalığına kesin bir teşhis konulamamış ve halen daha bir teşhis koyabilmek için bilimsel toplantılar düzenleniyor. Peki dahiliği sadece resimde kullandığı teknikten mi geliyor? Yıldızlı Gece tablosu hakkında izlediğim bir video'dan sonra artık böyle düşünmüyorum. Van Gogh "Yıldızlı Gece" tablosunda türbülanslı akış yapısının bir modelini çizmiş. Fizik konusunda uzman değilim o yüzden bu bilgiye eleştirel bir gözle bakamıyorum. İncelemenin Sonuna Gelirken "Seni aceleye getirmek istemiyorum." bu alıntıdan dolayı inceleme bugüne kaldı ama bugüne kalması çok güzel bir sürpriz oldu benim için. Okurken sürekli Google'a TouTube'a baktığım için kitabı bunlardan bağımsız eleştiremedim. Bu yüzden bu yaptığım saf bir kitap incelemesi olamadı. Kitapta olumsuz eleştirebileceğim pek fazla şey yok. Bir ressamın mektuplarından oluştuğu için içinde çok fazla resim teknikleri, boyalar, renkler, tonlar, desenler geçiyor. Boyalarla fırçalarla içiçe bir yaşamınız yoksa bu sizin için biraz sıkıcı olabilir. Kitap tür olarak mektup olduğu için Van Gogh'un vermediği birçok ayrıntı için sık sık internete bakmanız gerekebilir. Van Gogh'un yaşamımda birçok detay kendisine rağmen bir kesinliğe sahip değil ve söylentilere neden olmakta. Mesela ölümü intihar mı cinayet mi? Kulağını ressam arkadaşının gitmesini önlemek için mi kesti, bir kadının solucan olsaydım beni sever miydinvari "beni seviyorsan kulağını kesip verir miydin" sorusu için mi yoksa kulağının dibinde sürekli tekrarlanan fısıltılara (halüsinasyonlar) daha fazla dayanamadığı için mi kesti? Kitabı okuduktan sonra dünyaya, doğa manzaralarına, renklere, tonlara bir ressamın gözünden bir kere bile olsa bakmış olacaksınız. Ve 132 yıl önce yaşamış bir ressama sadece ressam gözüyle bakmaktan sıyrılıp onun hüznüne, sevgisine, tüm yaptıklarına ve duygularına ortak olacaksınız. Ona, çok uzak bir zaman diliminde yaşamış olmanıza rağmen kendinizi çok yakın hissedeceksiniz. İncelememe kitaptan sevdiğim bir alıntıyla son vermek istiyorum... "Benim gücüm çok kez tükendi, ama uzakta, başkalarının sonsuz sayıda güzel şeyler yapacakları olasılığını görüyorum..."
Theo'ya Mektuplar
Theo'ya Mektuplar
Vincent Van Gogh
Vincent Van Gogh
Theo'ya Mektuplar
Theo'ya MektuplarVincent Van Gogh · Yapı Kredi Yayınları · 20136,2bin okunma
··
14bin görüntüleme
Sibel okurunun profil resmi
Bugün Van Gogh, ona yemek vermeyecek restoranların duvarlarını, onu akıl hastanesine kapatacak doktorların muayenehanelerini ve onu hapse tıktıracak avukatların yazıhanelerini süslüyor.
Aynalar: Neredeyse Evrensel Bir Tarih
Aynalar: Neredeyse Evrensel Bir Tarih
Eduardo Galeano
Eduardo Galeano
Sibel okurunun profil resmi
Van Gogh Müzesinde, Van Gogh tablolarıyla 6 şubat depremi... Türk Sanatçı Ahmet Emin Batman, "Van Gogh'un tabloları ile depremin yarattığı ortak duygular arasında bir bağ kurmuş. Bu vesileyle depremin unutulmaması, hatırlanması da önemli" google.com/amp/s/www.ntv.c...
Sibel okurunun profil resmi
Van Gogh resminin içindeki gizli otoportre, X-ray taramasında ortaya çıktı 14 Temmuz 2022, 07:06 google.com/amp/s/www.bbc.c...
Esra Arslan okurunun profil resmi
Tebrik ederim, ciddi emek harcanmış, öğretici bir inceleme olmuş. Beğenerek okuyorum yazılarınızı👏
Sibel
Sibel
Sibel okurunun profil resmi
Teşekkür ederim 🌸 Çok mutlu oldum 💕
Sibel okurunun profil resmi
youtu.be/pA8sGl3bdqk Yıldızlı gece tablosunun arkasındaki bilim Türkçesini buldum :d
Sibel okurunun profil resmi
youtu.be/PMerSm2ToFY Van Gogh'un Yıldızlı Gece tablosunun adındaki beklenmeyen matematik...
14 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.