Gönderi

Sabahtan beri kimseyle çatışmadık Olric. İyi bir işaret bu. Onlara anlayacakları bir biçimde sesleniriz. Çeşitli hileler buluruz derdimizi anlatmak için. Bir şey söylerken başka bir şey demek isteriz. En olmadık şeyin içinden çıkarız. Ne bileyim, mesela, limon şekerlerinin içine küçük mâniler yazarız; derdimizi anlatırız usul usul. Vatandaşın hem ağzı tatlansın hem beyni sulansın: Öğrenmek istersen iyiyle fenayı, seyreyle bir kenardan yalan dünyayı. Olmadı. Alışacağız. Zamanla. Arıyorsan ah-laktaki manayı, muhakkak okumalısın İsa’yı. Buna da sansür izin vermez: yabancı din propagandası. Bu yüzden adamcağızı beyaz perdede göremiyoruz. Buldum: İki tane düzen vardır, birini ortadan kaldır. Geleceğinizi tehlikeye atıyorsunuz, efendimiz. Sabırlı olmalıyız. Kimseye zararlı olmayan bir mâni bulacağız sonunda. Dolaştım yedi düvel dört iklim, bulamadım bir tane daha Selim. Henüz dolaşmadınız efendimiz. Anlaşıldı; incitmek istemiyorsan efendini, tuzlayıp tenekeye bas kendini. Sırtını ağaca dayadı, okumaya devam etti.
Sayfa 585 - İletişim Yayınları, 42. baskı
·
276 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.