Gönderi

365 syf.
·
Puan vermedi
Eylül...
Genç Werther'in Acıları"ndan hemen sonra okumuş olmam ilginç bir tesadüf oldu. Konu ve kurgu birbirine çok benziyordu. Buram buram romantizm ve realizm kokuyordu her ikisi de. Mehmet Rauf, 'ilk eserim son üstadıma' diyerek romanını atıfta bulunduğu Halid Ziya'nın gözlerinde bir anlık gördüğü evliliğe dair umutsuzluğu üzerine şekillendirmiş eserini. Uzun monologları, psikolojik çözümlemeleri, ayrıntılı tasvirleri ile özümsemesi biraz zordu. Ama her biri insanın boğazında bin düğüm oluşturan, kendine hayran bırakan cinsten. Yaşadığı birkaç talihsiz olay yüzünden evliliğe ve kadınlara şüpheyle yaklaşan, ümitsizlik ve ikilemler içinde olan Necib; evliliğinde kocasını mutlu etmek için yaptığı fedakarlıkları daha sonradan fark eden, fazlaca alçakgönüllü, belki de hep sevildiğini hissetmeyi beklemiş Suad; her şeyden habersiz, olayları, duyguları yüzeysel yaşayan, kendi ruh alemine dönük, kendi iç huzuru için yaşayan bir Süreyya... Hepsinin yolu aynı evde kesişiyor ve imkansız bir aşkın bir kadın ve bir erkek için nasıl farklı ruhsal yansımaları olabilir'i tüm derinliğiyle anlatıyor. Bir Bahriyeli olan Mehmet Rauf'un böylesine derin psikolojik tahliller yapmış olmasına hayran kaldım. Evet, zor bir eser ama döneminin aile, evlilik, sadakat, aşk, kadın-erkek ilişkileri gibi konularını bu kadar samimi bir şekilde yansıtmasıyla çok başarılı.
Eylül
EylülMehmet Rauf · İnkılap Kitabevi · 201740,2bin okunma
·
58 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.