Gönderi

Umut dediğimiz duyguda açıklanmaya muhtaç bir tuhaflık olduğunu düşünmüşümdür. 'Bir umuttur yaşamak' gibi laflarla yüceltildiğini görürüz sık sık. Her şeye rağmen umudunu kaybetmeyen karakterlerin hikayelerini izleriz ya da okuruz. Oysa aslında, aklın, geleceğe ait bir olasılığı gerçektekinden farklı algılamasından başka bir şey değildir. Beklediğimiz, arzu ettiğimiz sonucun gerçekleşme olasılığını olduğundan yüksek sanma eğilimindeyiz. Rulet denilen oyunun yeterli zekada ve aklı sağlığı yerinde kabul edilen insanlar tarafından oynanabiliyor olması bile bunun için yeterli bir kanıttır. Peki neden böyle bir şey var? Neden insan, küçük bir olasılığı, sırf gerçekleşmesini çok istediği için, olduğundan büyük görüyor? Bir de adına 'umut' diyerek methiyeler düzüyor? Belki de durum tam olarak böyle değildir. Burada sadece olasılığın büyüklüğü değil ona karşı duyduğumuz istek de denkleme katılmalı. Aslında dikkate almamız gereken bu ikisinin çarpımıdır. Çünkü gerçekçi bir karar verebilmek için, sadece olasılıkları değil onların gerçekleşmesinden beklenen kazançları ve gerçekleşmemesinin getireceği kayıpları dikkate almalıyız.
Sayfa 134Kitabı okudu
·
37 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.