Çok güzel bir inceleme yapmışsınız. Başta ben de çok rahatsız oldum kitabın pervasız dilinden. Bu kadar detay... Kadına şiddet için farkındalık yaratayım derken onu özendiren diziler gibiydi. Kötüye empati kurma fikri bile rahatsız edici.
Yine de... Sorguluyor insan kendini. İnsan oluşunu ve Tanrısını. Kitabı bir kütüphaneden aldım üstelik, eskiceydi. En sonuna biri "Her insan günahlarını saklayabildiği kadar iyidir." yazmış. Biraz düşününce... Günahların saklanmadığı bir merci var ve bunu bilmek insana emniyet veriyor. İnsan kendi fıtratını temiz tutarsa eğer kötülüğün sonucunda bir canlının hatta tabiatın ne kadar incineceği acısını ta içinde duyuyor. İşte bu sebeple duruyor.
Özetle kitap ufuk açıcıydı her şeye rağmen, ama incelemenizi okumak tamamlayıcı oldu benim için. Teşekkür ederim, ellerinize sağlık.
İncelemeniz çok yerinde çok güzel olmuş. Yorumlar da zira öyle. Bana da çok sevdiğim Nazan Bekiroğlu'nun Lâ kitabından bir bölümü hatırlattı:
"Bir yanın karanlık senin, bir yanın ışık
Bir yanın melek kanadı, bir yanın şeytan ıslığı
Bir yanın çamur beden, bir yanın kutsal ruh
Bir yanın iyiliğe açık, bir yanın iyiliğe kapalı
Tek başına ne duru iyilik ne de saf kötülük sensin. Ne baştan ayağa cennetsin ne de tümüyle cehennemsin. Aynı anda birbirine zıt iki şeysin. İçinde iyiliği ve kötülüğü besleyip büyütecek yeteneğe aynı anda rastlayacaksın. Hataya da sevaba da aynı derecede ehliyetli olacaksın. Bir yanın yükselmeye çekecek seni, bir yanın 'düştükçe düş' diyecek. Zirvelerle çukurlar arasında gidip geleceksin. Ama. Bu ikilik kabahatin değil senin mahiyetin. Üstünlüğün, zayıflığın olan bu şeyde. Tepeden tırnağa çamursun Âdem ilk bakışta. Toprağın topraklığına batmış gibisin. Ama bu halinle kıymetlisin. Çünkü; bu halini aşabilirsin. İçindeki kutsal ruha sahip çıkabilirsin. İşte o zaman melek değil ama melekler gibisin. Ve ey Âdem unutma, böyle bir tartıda melek gibi olmak melek olmaktan ağır çeker. Çünkü sen o iki şey arasında özgür irade- bilinçli seçimsin. "
Çok hoşmuş nazan bekiroğlu severim ama nasip olmadı Lâ okumak. En kısa surede insallah. Tesekkurler
Basit bir varlık olan bizler bile şuan harıl harıl "yapay zeka"lı robotlar yapmaya uğraşıyoruz. Kendi iradeleri olsun, davranışlarını kendileri düşünerek yapsınlar diye uğraşıyoruz. İnsanoğlu neden sadece bizim programladığımız "iyi" şeyleri yapabilen klasik robot üretmekle kalmayıp, yapay zekaya kafa yoruyorlar. Bu düşünce bile yaradanı bu konuda eleştirmemizi saçma kılıyor bence. Zaten sadece "iyi" irade kullanabilen varlıklar da (melekler) yaratılmış. Yaradan, insanları daha üstün yarattım derken, serbest iradeli yaratılmamızın olumsuz değil olumlu görülmesi gerektiğinin ipuçları veriyor. Bunun üzerine iyiyi ve kötüyü tanımlayan rehberler vererek, yine iyiyi yapmamızı emrediyor. Bir de üstüne iyiyi yapanlar, daha sonra ödül kazanıyorlar. Buna rağmen kötüyü seçenler varsa da sonuçlarını göze alıyorlar demektir.
Bugun ben de bu konuda konuşmuştum. :) isabet oldu
1 sonraki yanıtı göster
Kitabın 23.sayfasındayım. Çok gerildim. Hangi akla hizmet aldim ki bu kitabı diye kızıyorum kendime. Incelemelere bakıp devam yada tamam dedim. Yorumunuz merakımı artırdı.
Paylaşımınız için teşekkürler.
Bakara-38-(Allâh) dedi ki: "Ey Âdem, bunlara onların isimlerini haber ver." (Âdem), bunlara onların isimlerini haber verince (Allâh): "Ben size, ben göklerin ve yerin gayblarını bilirim, sizin açıkladığınızı ve içinizde gizlemekte olduğunuz şeyleri bilirim, dememiş miydim? dedi.
Meleklerin açığa vurdukları şey neydi? "Orada bozgunculuk yapacak ve kan dökecek birisini mi yaratacaksın? "
Peki içlerinde gizlemekte oldukları neydi? "İnsanların iradeleri ile meleklerin dahi üstüne çıkabilme olasılığı."
Muhteşem tespiti için Jeffrey Lang'a burada tekrar dua ediyorum. Bu matematik profesörünün yukarıda belirttiğiniz saiklerle ve aynı soruyu sorarak ateist olmuş iken nasıl Kur'an ile müslüman olduğunu anlattığı videosunu youtube'da bulabilirsiniz.
Benim aklında başka bir soru daha var, Allah bize özgür irade vermeseydi, içimizde kötülük yapacak hisler olmasaydı acaba seçim yapma hakkımız yok diye sorgulama yapabilir miydik? Yani bu sorgulamayı yaparız dediğimiz şey şu anki özgür irademizin bir etkisi olabilir mi? Özgür irademiz olmasaydı sanki bu şekilde bir sorgu yapamazdık gibime geliyor.
Özgür irademiz oldugu için de inkar dahi edebiliyoruz ve mudehale etmiyor :)
4 sonraki yanıtı göster
Aynen, Adı üstünde dünya imtihan dünyası.
- Sınıfta sınava giren öğrencilere öğretmenin müdahale ettiği nerde görülmüş. Sınavın ruhune aykırı.
- Eğer Allah bu dunyada mudahale edecek olsaydi. Mahşerin, Ahiret yurdunun bir anlamı kalmazdı.
Karakterimiz çevremize, yaşadıklarımıza ,yediğimiz yemeklere dinlediğimiz şarkılare ve daha bunun bir çok etkene göre sekillenirken seçim dediğiniz nedir ki?Yaptığımız her hareketin bir açıklaması vardır,bilim bunu söyler.
Bir inançsız olarak kadere inanıyorum,seçim dediğimiz şeyin insanın avuntusu olduğunu düşünüyorum.Dünyanın en iyi insanıyla en kötüsünün arasında fark göremiyorum.
Insanı yaptıklarından dolayı dışlamakla,ten renginden dolayı dışlamayı eşit görüyorum.
Ve bilsem de bunları yine de yaptıklarından dolayı insanları suçladığım oluyor,ben de düzenin bir parçasıyım.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.